Tonla malumat...
Bilgin isimleri, filozof isimleri, kitap isimleri...
Latince deyimler, İngilizce aforizmalar...
Anglosakson dünyasının üniversite koridorlarından akademik anılar...
500 yıl önce yaşamış adamlardan karşı dairedeki komşu gibi söz etmenin cakası...
Dünyanın en iyi fen bilimcilerinden olduğu iddiaları, vs.
Medyatik dostları tarafından bitmez tükenmez pohpohlanmalar...
Ekranlar, Youtube videoları...
Bilim milim, sürüsüne bereket...
Lakin "ruh" psikolojik ve siyasal bir travmadan öyle bir çıkmış ki...
Kısa pantolonlu halinden hiç uzaklaşamamış...
Sömürgeci abilerin (!) yanında esas duruşunu hiç bozmuyor; onlar ne derse, o!
***
Geçen gün gördüm bir videoda...***
Açık açık ve gerdan kırarak söylüyor: "Bir yere girdiğiniz zaman dilinizle, kültürünüzle gireceksiniz; dünyanın öteki ucundaki Yeni Zelanda'da Royal Society var, niye?"
"Yahu orası koloni olarak kurulmuş zaten" diyen yok karşısında...
"Şu yaptığın resmen kolonyalizm şakşakçılığıdır, ne diyorsun sen!" diye çıkışacak insanlara söz verilmiyor ki...
Ve bu tiplerin ekranlardaki gevşek muhabbetleri gençlere "kültürlü insanların sohbeti" diye aktarılıyor...
Muazzam izleniyorlar.
Otur ağla ama faydası yok!
Çok önce kaybetmişiz ve kaybettiğimizi hala bulamıyoruz.
***
NOT DEFTERİ
Dünyanın en zor işlerinden biri haklı olabilmektir. (TARIK BUĞRA / Söyleşiler)