"Sahiden kimsiniz? Sahici kimliğiniz nedir?
2035'teki kimliğimi mi soruyorsunuz?
Evet! Onu soruyorum.
2017 Elazığ doğumluyum, dedi delikanlı. FELAKET'ten sonra ONARIMCILAR'a katıldım."
***
Yukarıdaki satırlar rahmetli Alev Alatlı'nın diğerlerine göre üzerinde pek az durulduğunu düşündüğüm romanı Rüya'dan bir bölüm...***
"Savunmadaydık. Ya düşünü kurduğumuz bir gelecekte yaşıyorduk ya da hayal ettiğimiz bir geçmişte. Kendimize ait bir cümlemiz yoktu (...) Gün kaybolmuş gibiydi, Gün'ü savuruyor, Gün'ü acımasızca tüketiyorduk."***
"Bizim saptadığımıza göre kadınlık mekândan münezzeh. Korunması gereken Erkeksi İlke. En azından bu aşamada. Erkekler, beyaz turnalar gibi. Sazlıkları insanlar tarafından yok edilen beyaz turnalar. Yukarıdakiler, erkeği üremenin temel unsurlarından birisi olmaktan çıkarmak üzereler."***
"İyi bir erkek tarafından sevilmek, onur verir. Ama dünyanın tezgâhlarından geçmiş bir erkek tarafından sevilmek, işte o muhteşemdir!***
"Sıçramaya hazır bir panter gibi sağlam bas toprağa. Tekerlek gibi dön, yay gibi esne, başak gibi eğil. Rüzgârda bir yaprak gibi sürüklen, suda kurşun gibi gömül."***
"Doğmaya göresiniz" diye mırıldandı Kadızade, "Doğduktan sonra tek umudunuz cesaretiniz, tek güvenceniz muradınız."***
"Türkçe'nin tüm imkânlarını seferber etmemiz gerekir. Evet, kelimeler mukaddestirler çünkü, zihnikemale giden yolun yapıtaşlarıdır (...) Hakikati bulduğunu sanan susarsa, kendisini susturmaya yelteneninki kadar ağır bir suç işlemiş olur."***
"Şubat gecesi... Gökyüzünde türbülans... Ay doğmadı, iskorpitler karanlıkta kaldı..."