Hatırlıyor olabilir misiniz?
Henüz Başkan adayı olan Biden'ın 12 Mart 2020 konuşmasından bahsediyorum.
Şöyle demişti:
"Hepimiz halk sağlığı yöneticileri ne diyorsa, uymalıyız ve hem kendimizi hem de başkalarını korumak için elimizden geleni yapmalıyız. Davranışlarımızda radikal değişiklikler olacak. Çünkü hastalık dünyadaki her yeri, her ülkeyi, her insanı etkileyecek.
Salgın boyunca neler yapılması gerektiğine dair planı bütün detaylarıyla öğrenmek istiyorsanız, Joe Biden'ı takip edin."
Bugün net biçimde biliyoruz...
Bütünüyle Amerikan halkı değil belki ama dünya, ülkeler, devletler ve uluslararası örgütler Biden'ın "Beni takip edin" uyarısına uydular.
***
Sonra gün geldi...***
Peki şimdi ne oluyor?
Yaklaşık bir aydır koronanın yeni varyantının bir pandemiye yol açacağına dair işaretler veriliyor.
Pandeminin "bayraktar"ı Joe Biden da dört gün önce "Yeni bir salgından endişe ediyorum" dedi.
Ardından "Bütün vatandaşlarıma aşı olmalarını tavsiye ediyorum" demeyi ihmal etmedi.
İki gün önce de Kongre'den "işe yarayan yeni bir Kovid aşısı için finansman talep etti".
Önce "işe yarayan aşı" tabirine dikkatinizi çekmek isterim, önemli.
Sonra da şunu sormak kaçınılmaz...
Dünya önümüzdeki ay Biden'ı takip etmeye başlar mı?
Yoksa bu kez başka bir yol mu izleyecek?
***
TİKTOK YOKKEN
İnsanlara ikide bir aptal, salak, sersem denmesinden hiç hoşlanmamışımdır.
Fena bir aşağılama tarzıdır ki, uzak durulması gerekir.
Sadece "sersemleme/sersemleştirilme" tabirini severim. Çünkü gerçektir.
Bazen özel zihin etkileme teknikleriyle, bazen popüler kültür enjeksiyonlarıyla serseme çevriliveririz.
Mesela futbolun ne yaptığını sanıyorsunuz?
Sadece oyalasa, ne iyiydi, değil mi?
Ancak geçenlerde bir laf gördüm ve ne yalan söyleyeyim, içimden "Vallahi neredeyse doğru" dedim.
Cümle şöyle: "Tiktok yokken, birinin salak olduğunu sadece yakın çevresi biliyordu."
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz