"Almanya'da bir TV programına davetliydim. Türkiye tartışılıyordu. Orada, 'Bakın ben hem Almanya, hem Türkiye vatandaşıyım. Almanya'yı takip etmek için basınınıza bakıyorum. Ulan 10 haberinizden 8'i Türkiye üzerine. Almanya'da haber mi yok?' dedim. Dediler ki, satan haber Türkiye...
O zaman Dışişleri Bakanı olan Frank Walter-Steinmeier bana şöyle demişti:
Türkiye'yi översem seçmenimden dayak yiyorum, söversem alkış alıyorum."
***
Yukarıdaki sözler Prof. Faruk Şen'e ait...
A Haber ve ATV'nin Almanya muhabirleri, FETÖ'cülerin şikâyeti üzerine gözaltına alınınca Şen'in zamanında ettiği bu sözleri hatırladım.
Notlarımı karıştırıp buldum.
2016 yılının Aralık ayında Baran dergisinde yayınlanmış.
O söyleşide Şen şunu da diyor: "Alman medyası her zaman bir düşman resmi çizer. Bu resimde şu sıralar Türkiye var."
Tabii aradan zaman geçti.
Merkel gitti, Erdoğan düşmanlığı daha belirginleşti, derken Ukrayna krizi patlak verdi...
Şimdi Alman medyasında Erdoğan ile Putin'in resimleri birlikte yer alıyor; "düşman resmi" böyle çiziliyor.
***
Ama daha öncesi, ötesi ve derini var bu işin.
Hep yazdım...
Bizdeki muhalefetin denetimi uzun yıllar Almanya'nın misyonu olmuştur.
Fransa da özellikle PKK'ya hamilik işini 1980'lerin ortalarında Almanya'ya bırakmıştır.
Şimdi de FETÖ hamiliğini üstlenmiştir Almanya...
Ama galiba bazı okurlarımı ikna edemedim.
Merkel'e baktılar, tarihe baktılar ve söylediğimi anlamak istemediler.
Oysa önce Almanya'da (tabir caizse) "iki devlet" olduğunu bilmek gerekiyor.
Hatırlamalısınız, birkaç yıl önce Merkel'in Almanlarının, ABD'nin Almanlarını(!) gizlice dinlediği de ortaya çıkmıştı.
Merkel'i hasta edip göndermeleri neden sanıyorsunuz?
Tuhaf geliyor belki bunlar ama İkinci Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan Almanya için bunlar normal sayılmalı...
***
Nitekim "Millet İttifakı'na yol haritasını hangi büyükelçi çizdi, metindeki hataları hangi büyükelçi düzeltti?" sorusunun cevabı da çok şey anlatacaktır...
Bilelim ki...
Muhalefetin ikinci tur politikasını da "orası" belirleyecek.
Erdoğan, önümüzdeki 10 gün boyunca da aslında Ankara'daki büyükelçilere karşı mücadele edecek, şüpheniz olmasın!
***
NOT DEFTERİ
Aptallık etmek önemsiz bir şey; önemli olan, aptallığın farkına vardıktan sonra, onu mazur görmeye ve göstermeye çalışmak! (ATTİLA İLHAN / Kurtlar Sofrası)