"Üzgünüm ama yeni yılın ilk çeyreği dünyada tam bir mükemmel fırtına olarak yaşanacak"
Bir ekonomi kanalını izliyorum. Uzman isimler, üç aşağı beş yukarı bu cümleyi kuruyorlar.
Mükemmel...
İçinde hafif bir huzursuzluk taşısa da güzel bir kelime.
Oysa kastedilen basbayağı berbat bir finansal/ ekonomik kriz durumu...
TV'yi izlerken, "kendimize acımıyoruz, bari kelimelere acıyalım; böyle takla attırmayalım, iyi şeyleri kötüye kullanmayalım" diye geçiriyorum ama kim dinler!
***
Deyimin orijinal hali "Perfect Storm", malum. Bazen "mükemmel fırtına", bazen de "kusursuz fırtına" diye çevriliyor. Bir meteoroloji terimi aslında.***
Michelin'den yıldız alan restoranların "bunu sonuna kadar hak ettiklerini" yazan yazar ve yorumcularımız bu kanaate nereden ulaşmışlar acaba, aklıma takıldı. Restoranlarımız daha yeni yıldız alıyor; üstelik artık ahı gitmiş vahı kalmış Michelin'den...***
Diyorlar ki..***
Raflarda yeni bir dergi var: Mızmız. Kendini "Duygu ve Düşünce Dergisi" olarak tanımlıyor. Meraklısına duyurulur. Ali Lidar'ın dergideki şiirinde geçen şu dizeye özellikle takıldım: "Ölümü yeterince gördüm sıtmaya razı değilim."***
Boş verin Michelin yıldızlarını, ben size sokaktan haber vereyim. Kokoreççiler lezzete takla attırmaya başladılar. Hepsinde ayrı bir kalite yükselişi...