Yaşadıklarımızın geçen yüzyıldakine benzer krizler olduğunu düşünüyor, siyasal perspektifinizi böyle oluşturuyorsanız...
Kapitalizm bildiğimiz kapitalizm, para hep bildiğimiz para, "gerçeklik" algısı hep aynı sanıyorsanız...
İnsan ilişkilerinin dahi kökünden değişmeye zorlandığını düşünmekten kaçınıyorsanız...
Şu köşecikte vaktinizi harcamayın, derim.
Ha! Yoksullaşma ve yoksunlaşma hep bildiğimiz gibi kalacak, depresyon da, endişe de kaldığı yerden sürecek derseniz, doğru ama ayrı konu...
***
"Pandemiyle geçen iki yıl, para düzeninin tamamıyla bir oligarşinin elinde olduğunu kanıtladı.***
Varufakis'in bir süredir her fırsatta dillendirdiği ve buraya kayıt düşmek istediğim asıl tezi şu: "Bu artık kapitalizm değil. Kapitalizm hâlâ yaşıyor ama içinden yavaş yavaş yeni bir feodalizm yükseliyor."
Varufakis "turbo-feodalizm" adını veriyor buna...
"Oligarşinin artık demokrasiye falan da ihtiyacı yok" diye vurguluyor:
"Seçimler zaten onların rejimini meşrulaştırmaktan başka bir şeye yaramıyor."
Bunlar bizde hâlâ sözü edilmeyen meseleler.
Ama üzerimize doğru gelen çığı anlamak için çok vaktimiz yok, malum.
Sonra yine yazacağım, konuşup tartışacağız.
***
NOT DEFTERİ
Kolumdaki bu saat var ya, ondan ölesiye nefret ederim. Hiç geri kalmaz çünkü. Beni bu hale getiren odur. Biraz geri kalsaydı, bazı belaları, geciktiğim için savuşturabilirdim. (ŞULE GÜRBÜZ / Kambur)