"İnsanların tek tek kişiliği olduğu gibi milletlerin de kişiliği vardır. Milletler kolektif bireylerdir. Nasıl her birimizin özellikleri varsa İngiliz, Türk veya Çin milletinin de kendine has bir kişiliği var. Bu kişiliklerin temelinde bir olağan gidiş vardır, bir de olağanüstü yön olabilir.
O olağanüstü cihet, o milletin kendisine vasıl olmuş bir çağrıya bağlı olarak şekillenir.
O bir ödevdir, yükümlülüktür. Türk milleti öteden beri hep devlet kurmuş, devlet yıkmıştır."
***
Teoman Hoca'yı asli hayatına uğurladık.
"Âlimin ölümü, âlemin ölümü gibidir" hadisi şerifini hatırlamamak mümkün mü?
Bugün istedim ki...
Lacivert dergisinin Teoman Duralı'yla 2018 yılında yaptığı "Sen Müslüman'sın ayağa kalk" başlığıyla yayımlanmış söyleşiden alıntılar aktarayım...
Çünkü durmaya...
Durup aşımız ellerimizde
memleketi, milleti, geldiğimiz ve gittiğimiz yeri düşünmeye
ihtiyacımız var...
Yazımın girişindeki bölüm de o söyleşilerden birinden alınma...
Devamında şunları demiş rahmetli hoca...
"Devletin temelinde üç sütun vardır: Hukuk, siyaset, iktisat. Üçü de adalete dayanır. Türk'ün öteden beri ülküsü adaleti sağlamak ve dağıtmak olmuştur."
***
"Kaç yıldır nesiller gözümün önünde resmigeçit yapıyor. Uzaktan da seyretmiyorum, bilfiil onlarla hoca-talebe ilişkisi içinde beraberim.
Bizim özümüzü bir nebzecik hatırlatacak bir girişim olduğunda buna
İngiliz-Yahudi medeniyeti şiddetle karşı çıkıyor."
***
"
Türkiye demek baştan aşağı Türkçe demektir.
Herhalde yeryüzünde bizim kadar dilini hor gören, sırt çevirmiş bir millet daha yoktur.
Dil, öz demektir. Dili teşkil eden sözlerin her biri tarihimizin resimli romanıdır. Seslerden ibaret değildir, sözlerin bir tasavvur arka planı vardır.
Bunu attığınız vakit o hafıza silinir."
***
"
Abdülhamid Han bana bir sır olarak görünür.
O bilinç nereden geliyor bu adama? Öyle ahım şahım bir öğrenim görmüş de değil fakat
Abdülhamid'e baktığımda 2 bin yıllık Türk tarihinin taçlanmış hülasasını görüyorum ben.
Çöken devleti tuttuğu gibi o devlete tekrar ülkülerini hatırlattı ve daha sonra yaşadıklarımızın zeminini hazırladı.
İstiklal Harbi mucizesi gibi. Bir mucizedir o.
Onun zeminini maddeten ve manen hazırlayan Abdülhamid'dir."