Açık oturum mu, elbette en iyi ben yönetirim diye başladı Uğur Dündar...
"Kutuplaşma olmasın, normalleşelim diye çekiliyorum" diyerek bitirdi.
Kendisi geçmişin ekranlardaki en otoriter kutuplaştırma motoruydu, nasıl unutalım!
Eh, Halk TV'deki hallerini de biliyoruz.
Oradaki halleri de hiç "normal" olmadı.
Yani Dündar'ın çekindiği ve çekilmesine yol açan şeyin "daha fazla kutuplaşma ihtimali" olduğuna, ölsem inanmam.
Sevgili dostumuz Hasan Kaçan sosyal medya yoluyla Uğur Dündar'a şunu sordu ki, yerden göğe haklı: Acaba Dündar'ın çekilmesi de VIP minibüsten CHP adayının omuzuna ulaşıp içeri çeken el marifetiyle mi oldu?
Fakat bana sorarsanız, iyi oldu!
Kuyudan durup dururken gazeteci/ moderatör çıkartacaktık...
Arkası başka birileriyle gelir mi, bilemem.
Meseleye şahsi bakışım çok açık...
Amerikan işi ekranda siyasetçileri karşılıklı olarak yarıştırma anlayışına hiçbir zaman yakınlık duymadım.
Bu işlerde demokratik bir zeminden çok siyaseti bir tür "spor"a çevirme veya heyecanlı bir ekran eğlencesi haline getirme çabası egemendir.
Siyasete ilginin çok düşük kaldığı toplumlarda seçimi gündem kılmanın bir yolu olarak kullanılmasını anlarım ama bizimle ne ilgisi var?