Gelin 1913 yılının Avrupa'sına gidelim...
Güne ve geleceğe dair sezgileri az çok yüksek olduğu düşünülen o dönemin düşünürleri, sanatçıları ne yapıyorlarmış, ona bakalım...
Freud mesela...
"Rüyaların Yorumu" yayınlanmış, büyük gürültü koparmıştır. Viyana'nın, hatta bütün Avrupa'nın okumuş tabakasının ruhunu elinde tutup mıncıklamaktadır...
Alabildiğine "umutsuz" bir karakter olmasına karşın, geleceği sorduklarında, içi rahattır, Avrupa için olumlu gelişmeler olacağını tahmin etmektedir.
***
Aynı yıl,
Prag'da
Kafka'nın tek bir derdi vardır.
Felice'ye aşkının sonu ne olacaktır? Ona durmadan mektuplar yazar. Arada evlilikten korkusunu da şu sözlerle açar: "Kendimde asla
baba olma cüretini bulamıyorum."
1913 Mart'ında Felice'yle
Berlin'de zorluklar içinde buluşur. Bir ağaç kütüğünün üzerinde oturup konuşurlar.
Dönüşte kaleme aldığı mektupta "Biliyor musun, şimdi her zaman olduğundan daha çok bir mucizesin benim için" diye yazar.
***
1910'da büyük gürültü koparan "
The Great Illusion" (Büyük Yanılsama) adlı kitabı çıkan
Norman Angell, 1913 Haziran'ında "Alman Öğrencilere Açık Mektup"unu yayımlar.
Dikkatinizi çekerim, Angell'in mektubundaki tezi şudur: "
Dünya globalleşme çağındadır ve bir daha asla büyük bir savaş çıkmayacaktır."
O sıralarda eşsiz şair
Rilke de Paris'tedir. Yazmıyor, sadece yaşamaya çalışıyordur.
Zaman zaman Andre Gide, Stefan Zweig ve Romain Rolland'la buluşur. Bir ara şöyle yakındığı işitilir: "
İnsanlar bana dokunuyor."
Birçok ressam ve şair o yaz Venedik'te buluşup "
geleceğin umutları"na kadeh kaldırır.
***
Herkesin içinde garip bir melankoli vardır ama bunu "çağın ruhu"na bağlamaktadırlar.
Oysa imparatorluklar çalkalanmakta, Balkanlar ve
Doğu Avrupa'da şiddet artmakta, hükümetler sokak olayları ve ekonomik sıkıntılarla boğuşmaktadır.
Çok değil, bir yıl sonra,
28 Temmuz 1914'te Büyük Savaş patlar.
Tarihçiler "göz göre göre geldi" diyeceklerdir ama gerçekten öyle yaşanmış mıdır? Hayır!
Belki hatırlayan çıkar, bunları birkaç yıl önce de yazmıştım. (İsteyen Florian Illies'in "1913, Fırtına'dan Önce" adlı kitabında daha çarpıcı detaylar bulabilir.)
Ara sıra "
Büyük bir savaş gelir mi? Geldiği nasıl anlaşılır?" diye soranlar oluyor.
Bunu anlamanın ve sezmenin yolu bizim kişisel (ve her durumda küçük) hayatlarımız değildir.