İki resim önemli...
Biri beş yıl öncesine ait.
BRICS ülkeleri liderleri muazzam bir özgüven içinde el sıkışıyor.
Yer Güney Afrika, Durban.
Devlet Başkanı Jacob Zuma misafirlerini karşılıyor ve basın mensuplarına "artık dünya egemeni Batı'ya kafa tutacak yeni bir gücün oluştuğu"nu anlatıyor.
Resimde kimler var?
Hindistan, Rusya, Brezilya, Çin ve Güney Afrika.
Zirvede en önemli şey neydi diye soracak olursanız, cevap net: Çok hızlı biçimde Uluslararası Para Fonu'na (IMF) alternatif bir kuruluşun hayata geçirilmesi kararıydı.
Ne oldu peki?
Dünyada beş yıl yaprak kımıldamadığı zamanları da gördüm. Çok uzun zaman değil. Ama bu sefer nasıl da hızlı geçti!
***
Brezilya'da Başkan Dilma ve Güney Afrika'da Başkan Zuma tuhaf yargı darbeleriyle düşürüldüler. Şimdi düşürenler de pişman ama ne faydası var!
Rusya ambargoyla ve artan askeri baskıyla boğuşuyor.
Çin kararsız. Ticaret Savaşı'na girsin mi girmesin mi, bilemiyor ama bir yandan da ülkeyi açık açık bir "dünya savaşı"na hazırlıyor.
Malum, Hindistan'ın yükselen güç olarak on yıllardır sırtı sıvazlanırdı. Şimdi yüzüne bakan yok.
ABD ve bazen gönüllü bazen gönülsüz müttefiki Avrupa bu resmi beş yıl içinde dağıttı. Çünkü istemedikleri
iktidarlara her türlü hainliği yapmakta
kendilerini özgür hissediyorlar.
Sosyal medyada 2013 zirvesini hatırlatan dostum
Dr. Barış Ertem şöyle diyordu: "Bunları herkes bilir, görür ama
bizim Washington âşığı beyaz ekonomistlerimiz bilmez görmez."
Haklıydı. Yerden göğe haklıydı.
***
Bir resim daha var.
Pentagon ve Brüksel'in asabını bozan bir resim.
Çok yakın zamandan.
Nisan 2018.
Rusya, İran,
Türkiye zirvesi.
Suriye'de çözüm için üç ülkenin liderleri bir aradalar.
Esas mesele birbiriyle birçok konuda anlaşamayan üç ülkenin yan yana gelip "bizden bağımsız ve onayımızı almadan bölgede düzenleme yapmayın!" mesajını vermesi...
Dikkat ederseniz, Batı'nın saldırı ivmesi o fotoğraftan sonra arttıkça arttı.
Ekonomik saldırıyı geçtim...
İran'ı ayrıca savaşla da tehdit ediyorlar. Rusya'yı Baltık ve Balkanlar'dan askeri olarak kuşatıyorlar.
Ama kilit noktada Türkiye'nin olduğu unutulmamalı!
Bağımsız Türkiye'yi kabul etmekten başka çarelerinin kalmayacağı güne kadar dik durmak zorundayız.
Nasılsa...
Öyle ya da böyle bu "
düzen" değişecek.
Dünya büyük, onlar küçük!