Bakıyorum, "Coğrafya kaderdir" sözü iki gündür yine dilden dile dolaşmaya başladı.
Öyledir; bazı deyimler ve tezler gündeme göre uykuya yatırılır veya uyandırılır.
Tam TSK Cerablus'a bir koridor açmışken zaten tersi beklenemezdi!
Hazırda tutulan "Coğrafya kaderdir" veya "Ortadoğu bataklığı" gibi deyimler yeniden öne çıkıverdiler.
Belli ki, hızla büyüsüne kapıldığımız bu deyimlerin de tartışmalara "koridor" açmasını isteyenler var.
Hep Ortadoğu'ya bakıyoruz ya, kadrajı değiştirmek belki konuyu daha netleştirebilir.
Mesela Almanya'nın 150 yıllık endişeli ve hatta dehşet verici tarihini kuzey sınırının düz topografyası ve karmaşık nüfus/ kültür hareketliliklerinin tehdidinden ayrı tutabilir miyiz?
Yani...
Bataklık varsa eğer, orası, burası, Ortadoğu falan değildir.
Bataklık, coğrafyanın (kültürün ve "yer"in) gerçeklerini hesaba katmak istemeyen devletlerin zihnindedir.
GENÇLERİN DİKKATİNE!
Hindistan, Çin, Rusya ve Ortadoğu uzmanları yetiştirme konusunda Türkiye çok gecikti. Daha fazla gecikemeyiz.
Bu bakımdan TÜGVA'nın "Bölge uzmanı yetiştirme programı"nı alkışlarla karşılıyorum.
Meraklı gençler bu yıl İbranice ve Farsça bölümleri de açılan programı kaçırmamalılar.
Başvurular 1-20 Eylül'de yapılacakmış. www.tugva.org adresinden ulaşılabilir.