Dikkatinizi çekiyor mu, bilmem.
Bir süredir Batı'nın direksiyonu medyanın elinde.
Siyasiler sustu, sindi.
Küreselci (neokolonyalist) medya yıllardır beklediği fırsatı buldu, istediği gibi at koşturuyor.
"Müslümanlar ruhen terörist"; "Erdoğan ürkütüyor", "Rusya dünya savaşı istiyor", vd.
Bunları yazıp konuşmaya doyamıyorlar.
Düşünün, halk darbe girişimini canı pahasına bastırmış, Batı medyası darbecileri korumaya çalışıyor.
O kadar hesaplı ve masa başı işler yapıyorlar ki, Batı dışı medyada böyle bir şey yapılsa, "eh, bağımsız ve tarafsız gazetecilik ne arar oralarda!" diye burun kıvırırlar.
Fransızların Le Point dergisi mesela...
Önce okurları arasında "Erdoğan'ın Türkiye'si sizi korkutuyor mu?" diye anket yapıyor. (Soru başlı başına faul ama geçelim!)
Sonuç: Okurların yüzde 58'i "ürkütmüyor" diyor ama dergi kapağa Erdoğan'ın resmini koyuyor ve üstüne de kocaman harflerle "Batı'yı korkutan ülke" yazıyor.
Belli ki, medya tekellerini çok önceden eline geçirmiş "küresel fırıldaklar" çok çalışmış, bu günleri iple çekmişler. Şimdi de sokaktaki insanın zihninde kalıcı bir iz bırakmaya çalışıyor.
***
Malum, Avrupa'daki hükümetler
2008'den beri ekonomik krizin etkisiyle boğuşmaktan bitkin düşmüşlerdi.
Ardından terörden ağır darbe yediler, yiyorlar.
Üstelik mülteci akınından da terörden korktukları kadar korkuyorlar.
Yetmiyormuş gibi
Brexit geldi.
Birleşik Krallığın AB'den ayrılığı ölümcül "
altın vuruş" oldu.
Şimdi şaşkınlar. Suskunlar.
Hollande kameralardan gözlerini kaçırıyor.
Merkel içine kapandı.
Theresa May kucağına bulduğu finansal sorunları çözmeye çalışıyor; henüz dişe dokunur iki çift laf bile etmiş değil.
Renzi'nin aklı ise partisinin yerel seçimlerdeki kayıplarına takılı kaldı.
Peki bütün
bu liderler ve diğer siyasiler Türkiye hakkında medyalarının
ileri sürdüğü tezlerle aynı fikirdeler mi? Hayır!
Türkiye'ye Suriye muamelesi yapan bir medyayla aynı çizgide olmaları mümkün mü? Hayır!
Fakat artık ses çıkartacak halleri yok!
***
Bu tabloyu niye resmettim?
Şundan...
Kriz anlarında medya kilit önem kazanıyor.
Ve "
yerli" olmayan bir medya anında "
küresel merkez"in operasyon alanına dönüşüyor.
Yeni dönemde
Fetöcüleri ve diğer terör odaklarını tam anlamıyla etkisizleştirmek
istiyorsak, bu gerçekle hesaplaşıp
ders çıkarmamız gerekiyor.
15 Temmuz'da bütün medya olarak iyi bir sınav verildi. Bu doğru!
Fakat olup bitenlere "
tiyatro" deyip duranların bizim küreselci medyanın "
çıktı"ları olduğunu unutmamalı.