Darbe kalkışması ve milletin şahlanış günlerinde dönüp dünyada olup bitenlere bakamadık. Normal!
Fakat şimdi dönüp bakma zamanı.
Çünkü küresel fırıldaklar bir iş çevirmeye çalışıyorlarsa...
Hiç şüpheniz olmasın ki, her olay birbiriyle bağlantılıdır. Detaylarına dikkat kaçınılmazdır.

*** İlk sorum şu: Merkel nerede?
Ne oldu da güçlü bir siyasi lider "düşük profilli bir politikacı"ya dönüştü?
Hatırlayın, önce Alman meclisinden Merkel'e rağmen "Ermeni soykırımı" kararı çıktı.
Sonra Alman Dışişleri bakanı Rusya'yla masaya oturdu ve rüzgar tersine dönüverdi.
NATO çok sert çıktı ve ardından Polonya'daki tatbikatını en üst seviyeye çıkartarak gözdağı verdi. (Bu benim değil Alman dışişleri'nin yorumu!)
Artık direksiyon küreselci Alman medyasının elinde.
Bu arada...
22 Temmuz'da Münih bir avm baskınıyla sarsıldı. 9 kişi hayatını kaybetti, 16 kişi yaralandı.
Neler oluyordu? Yoksa birileri Almanya'ya da terör yoluyla mesaj göndermeye mi başlamıştı?
Bu soruların cevabı şimdilik ortada kaldı!
Zaten katilin Müslüman olmadığı anlaşılınca haber gündemden hızla düşüverdi.. *** Dönelim, 14 Temmuz gecesine...
Tv ekranlarının karşısına geçmiş Fransa'nın güzel şehri Nice'i cinnet şehrine çeviren olayı izliyorduk.
Kapalı kasa bir kamyon milli bayramlarını kutlayan kalabalığın arasına dalmış 84 kişiyi ezip geçmişti. (Kapalı kasa kamyon denince insan tabii bizim 15 Temmuz gecesinin söylentilerini de hatırlıyor!)
Bazı fotoğraflar cesetlerin sırtından vurulduğu görüntüsünü veriyor, şehrin iç meydanlarına doğru koşuşan kalabalık insanda bir silahlı çatışmadan kaçtıkları düşüncesini uyandırıyordu.
Ancak resmi açıklamalar ve ajanslar 90 kilometre süratle kitlenin üzerine yürüyen bir kamyondan söz ediyordu.
Gecenin bir vakti kamyonun kasasında silahlar ve el bombaları bulunduğu açıklanmış, sabaha karşı hepsi "oyuncak silah" olup çıkmıştı.
Bir de kamyon şoförü Muhammed Buhlel'in DAEŞ sempatizanı olduğu iddia edilmişti. *** Ertesi gün hepsini unuttuk.
Çünkü kanlı bir darbe girişimini bastırmakla meşguldük.
Peki şimdiki durumu biliyor musunuz?
Onca gün geçti.
Buhlel'in biseksüel ilişkileri olan, uyuşturucu kullanan ve ağır depresyon tedavisi gören bir lümpen olduğundan başka bir bilgi yok. Uzmanlar DAEŞ'in lafını bile etmiyor artık.
Bir de...
Fransa İçişleri Bakanlığı OHAL çerçevesinde olaya dair üç kilometrelik alandaki bütün görüntülerin silinmesi kararı çıkarttı; karara Nice İl meclisi itiraz etti.
Bunları şimdilik zihnimizin bir kenarına kaydedelim. Yeri gelince dönüp bakmamız gerekebilir.