Sürekli yazmanın insanın zihnini paslanmaktan koruduğu doğru mu, emin değilim.
Olsa olsa kaleminiz parlıyor, ışıldıyor.
Fakat zihniniz baktığınız alanın ufkuna sıkışıyor.
Hele sürekli güncel gelişmeler ve siyaset üzerine yazıyorsanız, içinizi bir "daralma", hatta bir tür "bu işte bir yanlışlık var" duygusu kaplıyor ki, tarifi zor.
Yine de genellemeyeyim.
Belki sadece bana has bir duygudur.
Sonuç olarak kısa bir süre için yazılarımda güncelden ve siyasetten uzaklaşacağım.
Detoks da sayılabilir mi?
Göreceğiz. Gündelik hayata, insana, topluma, kültüre döneceğim.
Esas siyaset, yani makro siyasetin kılcal damarları oralarda zaten.