İlginçtir, seçim öncesi aylar boyu CHP ile koalisyonun faydalarına okurunu ikna etmeye çalışan Etyen Mahçupyan şimdi AK Parti'ye akan oyların potansiyelinin yüzde 60'ları bulabileceğini düşünüyor.
Bunu Yeni Şafak'taki söyleşisinden öğreniyoruz.
Kimliklerin üzerine çıkan yeni politikaların bu potansiyeli taşıdığını düşünüyor. Ona göre AK Parti artık "taraf" olmayan bir merkez.
Malum, ben de sık sık yüzde 60'lık potansiyele vurgu yapıyorum.
Ama nasıl?
İşte o noktada Mahçupyan'a itirazım var.
Sosyolojik merkezin (seçmen teveccühü) bir "merkez parti" talebiyle çakıştığından emin değilim.
Tersine, seçmen (olumlu anlamda) radikalleşiyor. Şüphesiz Türkiye'nin çakma radikalleri (sol siyasetler, marjinal milliyetçiler ve beyaz ulusalcılık) bunu anlayamıyorlar.
Merkezi oluşturan parti mi? Tamam!
Fakat merkez siyaset?
İşte bu AK Parti'yi bitirir.
Bugün istikrar da, herkes için demokrasi de, dünyada adalet arayışı da örtülü koalisyonlara, sersemce uzlaşmalara yaslanmadan radikal siyasetler gerektiriyor.