Muhalefet yok, muhalefet zayıf, muhalefette boşluk var, denip duruluyor ya...
Bunun sebebi siyasi beceri eksikliği, zayıf kitle desteği ve vizyonsuzluk değil.
Lafı dolandırmadan söyleyeyim...
Muhalefet yok, çünkü varlığı yalan!
Bir ajanın asla "kendi"ne ait bir kimliği olamayışı gibi...
Bir yalan!
Bazen halk düşmanı ve derin devletçi bir manivela, bazen ecnebi bir borazan olarak kullanılıyorlar.
O kadar yalanlar, buradan nasıl kalıcı ve sağlam bir siyaset ve vizyon çıkabilir ki!
Türkmüş, Kürtmüş; sekülermiş dindarmış; solcuymuş sağcıymış...
Anti-otoritermiş, otoritermiş...
Milliyetçiymiş, enternasyonalistmiş...
Fark etmiyor. Süs hepsi!
Onları teslim alıp parmağında oynatan ve şimdi acilen hepsini aynı cepheye sokan "akıl"ın bugün ne istediği ortada...
Savaş sürsün istiyor.
Çözüm süreci bitsin istiyor.
Barışın ihtimali bile onları çıldırtıyor.

CHP'yle Paralel'i...
Sosyal demokrat Kürt vekille barıştan nefret eden paralel örgütün gazetecisini...
Sosyalist solun Kürtleri horlamaya alışmış Türk elitleriyle savaşa sırtını dayayıp yaşamaya alışmış seküler Kürt elitlerini aynı mevziye sokabilen... Uğursuz bir "aklın" varlığını inkâr ediyorsanız, yapacak bir şey yok.
Fakat yavaş yavaş yaldızları dökülüyor.
Siyasi lafazanlık ve eylemlerinin altındaki yalan çırılçıplak ortaya çıkıyor.
Muhalefet ettikleri şey, halkın barış içinde yaşama arzusudur.
Çözüm süreci tamamlanır, barış gelirse eğer bütün "varlık sarayları" yerle bir olacak.
Onlara "iş veren" akıl tarafından terk edilecekler.
Korkuyorlar.
O lay budur.
(MERAKLISI İÇİN NOT: Biliyorum, bu yazdıklarım Kürt ve Türk solunun entelektüelleri tarafından pek "bayağı" bulunacak. Yani tam istedikleri gibi... Böylece burun kıvıracak, küçümseyecek ve benim düzlüğüm karşısında kendi sofistike(!) pozisyonlarından pek hoşlanacaklar. Umurumda değil! Fakat itiraf edeyim, modaya uygun olarak gençlere üstünkörü biçimde Badiou, Bourdieu, Negri falan okutup sonra dergilerinde Türk ve Kürt solu üzerine jargon salatası yazılar yazdırmalarını eğlenerek takip ediyorum. Ne oldu, Althusser'in modası mı geçti?)