E yeter ama!..
Memleket hakkında bu kadar cehalet çekilmiyor.
"Türkiye Türklerindir" gazetesinin spor yazarı kardeşim, sana söylüyorum...
Süleyman Seba'yı överken, fırsat bu fırsat, "Yeni Türkiye"yi yermeye kalkışıyorsun ya...
Çok ucuz numaralar, bunlar. Seba'nın hatırasına da ayıp!
Keyfi hep gıcır ama "bu ülkede yaşamaktan hep mutsuz" okurların alkışlamıştır, eminim.
Sırf Galatasaray o sıralarda UEFA Kupasını aldı diye doksanlar ve iki binlerin başındaki Türkiye'yi "iyi" sanan ve başka bir şey bilmeyen üç beş genç de belki sana katılmıştır.
Ama millet artık bunları yutmuyor!
***
Demişsin ki...
"
Biz böyle bir ülke değildik. İyi, çok iyi hasletlerimiz vardı. Onları kaybettik."
Sanki her şey birkaç ay önce olmuş; sanki "
Ahmet Dursun, Seba gitsin" diye birkaç hafta önce bağırılmış gibi.
Ardından da, gelsin "
Eski Türkiye" övgüleri...
Oysa mesela o yıllarda...
Hani sen
Bağdat Caddesi'yle Floransa arasında mekik dokurken...
Postmodern darbeler, yolsuzluklar, hortumculuklar, mafyanın iktidar savaşları, ekonomik krizler birbirini takip ediyordu.
Hükümetler sandıkta değil, kapalı kapılar ardında belirleniyordu.
Suikastlar ve faili meçhuller bitmek bilmiyordu.
Yoksul gençler kirli bir savaşa kurban ediliyor, anneler kahroluyordu.
Hatırlıyor musun bunları?
***
Ha, bir de...
Soma için yapılan turnuva niye tutmadı, diye sormuş, onu da "
Yeni Türkiye"nin sırtına yüklemişsin.
Merak etme! Halk muhtaç olana yardım yapmasını gayet iyi biliyor; mahallende görmediğin için bilmezsin ama tıkır tıkır çalışan sayısız yardım kuruluşu var.
Fakat benden söylemesi...
"
Beyaz sosyal sorumluluk projeleri"; hele futbolun bozuk düzeninden gelen yardım kampanyaları bundan sonra da halktan ilgi görmezse, hiç şaşırma!