Obama'yı her izleyişimde hani nerdeyse içim cız ediyor.
Kızgın ama uslu.
Kırgın ama kabullenmiş.
Hele Rusların Kırım'a asker göndermesi üzerine "elbette bu tutumun bir bedeli olacaktır" derkenki boynu bükük hali!
Kendi söylediğine inanmıyor sanki.
ABD Başkanı olduğunu bilmesem bayağı dertleneceğim.
İnsan anlamak istiyor...
Obama'nın bu hali neo-conlar karşısında ufak ufak yenik düştüğü kavganın kendisinde yol açtığı yorgunluğun dışavurumu mu?
Yoksa ABD imparatorluğunun yeni bir dünya düzenine hazırlık olarak taktik geri çekilişinin bir işareti mi?
***
Hepsi bir yana, şu açık...
Önce
Batı için kritik önemdeki "
sınır ülkeler"in sokakları demokrasi ve özgürlük talepleriyle karıştırılıyor.
Kim bu taleplere "
hayır!" der; kim böyle bir kavgayı desteklemez ki!
Fakat sanki
madalyonun karanlık yüzü hiç hesaba katılmıyor; belki
Batı medyası tarafından özellikle gözlerden kaçırılıyor.
Sanki esas istenen bu ülkelerin özgürlüğü değil, bölünmesi.
Yoksa bu ülkelerin tarihi zeminleri ve sosyolojik gerçeklerine bu kadar kör olmak mümkün müdür?
İşte
Suriye'nin hali ortada!
İşte
Ukrayna'daki gelişmeler!
Kiev'den Yanukoviç'i kovarsın ama ülkenin doğusundan Rusları kovmak kolay mı?
Tablo ortada.
Batı'dan birileri bölünmesi muhtemel parçaya tamah ederek kendi oyununu kuruyor, Rusya bu oyuna dünden razı görünüyor ve sonuçta kaybeden halklar oluyor.
***
Ukrayna'da sürecin gelip
Kırım'ın işgali noktasına dayanması karşısında zihnim ister istemez geriye gidiyor.
Çarlık ordularının çoğu barışçı nitelikte ayaklanmaları bahane edip Kırım'ı işgal ettiği
1783'e dönüyorum.
Bir yandan da
Birinci Dünya Savaşı'na yol açan dinamikleri yeni baştan değerlendiriyorum.
Yok! Öyle "dünya savaşı çıkar" falan diyenlerden değilim, kimse de kolayına kaçıp "hayır, çıkmaz!" diye cevap döşenmesin.
Bu çağın "
dünya savaşları" dünyanın her yerinde ve merkez ülkeleri rahatsız etmeden süren savaşlar olacaktır, hatta belki de
çok acılara yol açan ve kimi periferi ülkelerini ateşe veren karışıklıklar...
"
Ağzımızdan yel alsın" başlıklı yazımda, hatırlayacaksınız, yeni tarih çalışmalarının 1914 öncesinde
Rusya'nın ince taktik hamlelerle
Almanya'yı hatalara zorladığını ortaya koyduğunu belirtmiştim.
Şimdi Ukrayna'ya bir bakın ve ne görüyorsunuz, söyleyin!