Yalancı gebelik diye bir şey var...
Pseudocyesis... Mesela ya şiddetle çocuk istiyorsun ya da çevren çocuk yap diye baskı yapıyor...
O zaman miden bulanıyor, aş eriyorsun, kusuyorsun, hormonların farklı çalışıyor ve derken karnın şişmeye başlıyor.
O kadar ki, bağırsak hareketlerini bebeğin rahmindeki hareketleri sanmaya başlıyorsun.
Hem ruhsal hem de bedensel olarak gebeliğin bütün belirtileri var ama gebelik yok!
Şu çok açık... Bu "gebelik"ten ağır bir hüsran ve depresyon doğacak!
***
Değerli siyaset sosyologu Ali Yaşar Sarıbay, 12 Haziran 2011 genel seçimlerinden sonra CHP'nin durumunu "
yalancı gebelik" olarak tanımlamıştı.
Aslında bugün de geçerli bir tespit.
Nihayetinde hep
çocuk sahibi olma (iktidar gelme)
arzusu ile doğurma (iktidara gelirsem ne yaparım)
korkusu arasında sıkışıp kalmış; o yüzden doğru düzgün politika üretemeyen ve sosyolojik zeminini bir türlü genişletemeyen bir partiden söz ediyoruz.
Eski sözleri yeni kelimelerle tekrarlayıp duruyor.
"
Devlet partisi" geleneğinden elinde kalan ideolojik stok daha ötesine yetmiyor.
***
O tarihte
Ali Yaşar Sarıbay diyordu ki, "gerçek anlaşılınca,
yalancı gebeye içinde bulunduğu durum sevecenlikle anlatılmalı ki, kişi büyük sarsıntı geçirmesin."
(Bkz. Demokrasinin Sosyolojisi. Sentez Yayınları.) Ne
Kılıçdaroğlu'na rüzgâr yapan
merkez medya, ne de
parti örgütü bunu yapabildi.
Gerçekle yüzleşmek işlerine gelmedi.
2011'den bu yana bir tür
uyku durumu yaratarak
büyük sarsıntıyı ötelediler.
Şimdi CHP belediye başkan adaylarının belirlenme sürecinde yaşananlar bu bakımdan önemli.
Kafayı duvara vura vura ayılmaya çalışıyorlar. Ama nafile!
Görünen o ki, CHP'nin normal yollarla iktidar ortağı bile olamayacağını anlayan
malum toplum mühendisleri şimdi de partiyi toplumsal tabanından "
kaçırıp" yeni bir taban yaratmaya, o da olmazsa yeni bir oluşum için
dağıtmaya hazırlanıyorlar.
***
Ama bu noktada biraz duralım..
Sürekli CHP'nin karar organlarını eleştirmek yanılgıyı büyütüyor.
Sevgili CHP seçmeni dostlarım, biraz da dönüp kendinize baksanız, diyorum.
İzmir Karşıyaka'ya Göztepeli aday göstermeye kalkışacak kadar toplumdan bihaber parti yöneticilerini suçlamakta haklısınız da, sizin durumunuz da farklı değil ki!
Beğenmediğiniz CHP adayı hakkında "
o aslında KCK'lıdır" dedikodusu çıkartarak mı, büyüyüp gelişeceksiniz?
Yıldıray Oğur'un geçen gün yazdığı gibi
sandıktaki açığı yıllardır sizin adınıza ordu kapattı.
O günler bitti, anlayın!
Halkçı olmayın, artık halk olun!