Yoksa, diyorum, içimden... Artık kanlı canlı hayatın iyiliklerinden umudumuzu kestik de, sözcüklerin büyüsüyle idare etmeyi mi deniyoruz?
Yeni bir dijital fotoğraf uygulamasının tanıtımı şöyle yapılıyor: "Artık herkes fotoğraf çekiyor ama asıl güzel olan şu ki, bu fotoğraflar çok geniş bir kesimle paylaşılıyor."
Ah, o sözcük! Paylaşmak!
Böyle söylendiğinde nasıl da masum görünüyor!
Sanırsınız ki, herkes birbiriyle sofrasını paylaşıyor; sanırsınız ki, paylaşa paylaşa acılar dindiriliyor; dostluklar pekişiyor, sevinçler çoğaltılıyor.
Oysa yok öyle bir şey!
Bir şeyi pay etmiyor, bir ihtiyacı kendimizden vererek gidermiyoruz ki...
Hatta konu sosyal medyada fotoğraf paylaşmaksa, itiraf edelim; daha önce insanlık dedikodu ve haset duygularını kışkırtmak için bu kadar etkili bir yol bulamamıştı.