AKSA'ya çevre ödülü veren çevre bakanı Pepe'yi bu köşeden kınadım hatırlayın. "Aman ha! Dikkat et, radyasyonlu Karadeniz çayını içip bir şey olmuyor diyen eski bakana, Cahit Aral'a benzeme sakın bay Pepe" dedim hani. Kadere bakın ki, yazının yayınlandığı gün Karadenizli sanatçı Kazım Koyuncu'yu kanserden kaybettik.
Katil radyasyon!..
Aslan yürekli bu delikanlı yırtıcı hastalığıyla çarpışırken şöyle demişti; "Babamda mesane kanseri var. Sanırım genetik bir tarafı var. Çeşitli faktörler de, mesela radyasyon bunu tetikliyor. Çernobil'in de büyük etkisi oldu, özellikle Karadeniz'i etkiledi. Karadeniz'de bu hastalık oldukça yaygın. Bu, bir tesadüf değil. Ben bu işin peşini bırakmayacağım. Özellikle politikacılara hesap sorma noktasında elimden gelenden fazlasını yapacağım"
Sessiz sitemsiz
Çevreyi zehirleyen AKSA'ya ödül verince, ağır biçimde kınamak farz olmuştu Çevre ve Orman Bakanı'nı. Çünkü böyle bir davranışa hakkı yok. Kazım kardeşimiz, oluşmasında belli ki; 'Çernobil'in de suç ortağı sayıldığı hastalığın kurbanı.' Ama Koyuncu'nun ardından sessiz sitemsiz eylemsiz kalıp, koyun olmayalım dostlar.