Tavşancıl'da tren kazasını duyan pek çok kurtarma ekibi gibi Kocaeli Yüksek Öğrenim Derneği Kayıp Arama-Kurtarma ekibi de hemen hazırlandı ve olay yerine hareket etti. Kısa sürede kaza mahalline varan bu gençler, derhal işe koyuldu ve kısa sürede pek çok yaralıyı salimen enkazdan çıkardı. Korkunç manzaraya tanık olanlar o dehşet görüntülerine bakmaya bile zorlanırken gencecik ve güzel üniversiteli kızların da bulunduğu kurtarma gurubu gözünü karatmış, tehlikenin arasına dalmıştı.
O BİR SPORCU
İşte bu gençler arasında bir tanesi oldukça dikkat çekiciydi. İlk bakışta son derece zarif, hoş ve kırılgan görünen o genç kız, sanılanın aksine son derece özverili ve riskli kısımlarına girdi ve çalıştı kaza yerinin... Sonradan bulduk, öğrendik kim olduğunu bu genç kızın. Kendisini şöyle tanıttı bize: "Adım Serap Çam. 1981 doğumluyum. Kocaeli Üniversitesi Spor Akademisi dördüncü sınıf öğrencisiyim. Kocaeli Yüksek Öğrenim Derneği'nin kayıp arama kurtarma ekibi olduğunu duydum ve kaydoldum. Sivil savunma eğitimi tatbikatlarına katıldım. Okulda birkaç tatbikat yapıldı ve seçilen 14 kişi arasına ben de girdim. Uzman belgesi aldım..."
SADECE İKİ KIZ KURTARICI
Aynı gurupta bir kız arkadaş daha var. Adı Cevher. O da "Bu tarz zorlu koşulları olan kurtarma bölgelerine gidince önce yadırganıyoruz. 'Bunlar bu hanım hanımcık halleriyle ne yapar, kimi kurtarır ki?' diyorlar. Çalışma performansımızı görünce önce şaşırıp sonra tebrik ediyorlar. Ayrıca biz medikal destek ünitesiyiz. Çoğu kişi enkazdan yaralıyı kurtarınca iş bitti sanıyor. Oysa durum öyle değil. Kurtuldu sanılan ertesi gün böbrek yetmezliğinden, travmalardan filan ölebiliyor. Biz arama kurtarma sonrası uzman hekimlerimiz aracılığıyla gereken her türlü sağlık müdahalesini de yapıyoruz..." diyor. O meşhum tren kazasının akla getirdiği, ihmaller, hatalar, ölümler, çığlıklar.. Hepsi ama hepsi yürek dağladıysa da can sıktıysa da gencecik yüreklerin, insan kurtarma peşindeki arzuları, hevesleri çalı çırpı içindeki çiçekler gibiydi...