Bugün bol bol görürsünüz, alafranga gazetelerde...
Hiç kimsenin içmeyeceği kokteyl tarifleri! Renkli renkli...
Bu memlekette kokteyli ancak "körpe kızlar" içerler. İçkiyle yeni tanışanlar.
"Hafif" olduğu varsayılır.
İçindeki yüksek şeker oranının nasıl bir "katalizör" olacağı düşünülmez.
Sonra da ya kafayı bulurlar ya kusarlar.
Genellikle ikisi birden.
Durumdan vazife çıkarmayı uman çakallar da kız kendinden geçsin diye beklerler...
Yılbaşı kokteylleri ha?
Mütedeyyin insan zaten yatsıyı kılar, yatar uyur.
Mütedeyyin olmayan vatandaş rakı içer.
Daha bir alafrangası şarap içer.
Parası varsa ithal malı, parası yoksa yerli, hepten çulsuzu köpeköldüren.
Lumpen bira içer.
Peki o değme barmene pabucunu ters giydirecek garip kokteylleri kim içer?
Hani maytaplı falan...
Hiç kimse.
O sayfayı hazırlayan gazeteci içer mi?
Hayır, o da içmez.
Efendim, gelenek olmuş ya...
Sonra da ağlarlar, bu gazete niçin satmıyor?
***
CENNETE SELAM
Bendenizin kıl olduğu diğer bir yılbaşı zevzekliği, "Liderler yeni yıla nerede girecekler?" muhabbetidir.
Aynı haberin ertesi gün "Nerede girdiler?" şeklinde katlaması da vardır.
Bayramlarda da aynı zevzeklik...
Kime hangi yağı çekiyorsunuz?
Orada girse ne olacak, burada girse ne değişecek?
"Hah, bak nerede girmiş, helal olsun" deyip de oyunu verecek dıngıl tanıyorsanız benimle de tanıştırınız.
Tıpkı bunun gibi Ayşe'nin hamile kalması, Fatma'nın ikiz doğurması, Mualla'nın yelken açması da kimi ilgilendiriyor?
Hele bir magazin türü var ki, illet oluyorum:
"Ünlü sanatçı geçen gün bir mağazadan çıkarken görüntülendi..." Yahu kadın alışveriş yapıyor işte, ya ne yapacaktı?
Nereden ünlü oluyorsa ayrıca?...
En izlenmeyen kanalın en dandik dizisindeki en önemsiz figüran, birdenbire ünlü oyuncu!
Konuşmasını da bilmez garibim, bunu da "doğal oyunculuk" diye yuttururlar.
Hadi iyi seneler, çapsızlar cenneti cennet vatanım.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz