Bir şey uyduruyorlar, buna ilk önce kendileri inanıyorlar.
Eh, yalan söylemenin temel kuralı da bu değil midir?
Adı açıklanmayan CHP üyesi bir "genç kadın", kurultayı eleştirmiş, "manifesto" olduğu ileri sürülen zırvanın yeni kuşağa güven vermediğini söylemiş, "kırsal siyaset anlayışından" uzaklaşmak (yani köylülükten kurtulmak) gerektiğini iddia etmiş, toplumda güven kaybettiklerini ve seçmene hitap edemediklerini de belirtmiş.
Tamam da, CHP'nin "Atatürk'ün evrensel demokrasi anlayışını" devam ettirmesi gerektiğini de söylüyor.

***

O dönem üzerine düzinelerce kitap okudum, hiçbir yerde böyle bir kavrama, böyle bir Atatürk ilkesine rastlamadım.
Atatürk bunu ne zaman öne sürmüş, ne zaman dile getirmiş? Hangi söylev ve demecinde? Kutsal Nutuk'ta var mıdır?
Nedir acaba Atatürk'ün "evrensel demokrasi" anlayışı?
Şöyle "cihanşümul" bir şey mi?
Her yerde mi uygulanmış?
İtalya'da, Almanya'da, Rusya'da var mıymış örneğin?
Evrensel olduğuna göre Jupiter gezegeninde, Andromeda galaksisinde de geçerli miymiş?
Bizde de uygulanmış mı?
CHP'nin yaptığı gibi parti kapatarak, basını sindirerek, dini baskı altına alarak mı evrensel demokrat olunuyormuş, tek parti diktası kurarak mı?
Acaba devrimler için referanduma mı gidilmiş?
Atatürk'ün "İngiliz demokrasisini" pek beğendiği çok söylenir, bu bir monarşidir, madem öyle bizim monarşiyi niçin yoketmiş?
Ne güzel bir demokrasi yahu, hem cumhuriyete uyuyor hem krallığa, hem komünizme uyuyor hem faşizme...
Vurdukları zaman yeri göğü titreten acar Kemalist meslekdaşlarımız bu konuda bizi aydınlatsınlar. Öğrenmek istiyoruz.

***

Bir şey sallarlar, önce kendileri inanırlar.
Kendini kandırırsan, başkalarını kandırmak da kolaylaşır.
Biz bu meslekte "cumhuriyetle demokrasi aynı şeydir" diye zırvalayan da gördük.
Demek ki İngiltere'de, İspanya'da, Hollanda'da, İsveç'te, Norveç'te demokrasi yok, Hitler Almanyası'nda, Stalin Rusyası'nda var.
Biz bu meslekte "otuzlu yıllarda Türkiye'de çok partili sisteme geçmek için gerekli bütün hazırlıklar yapılmıştır" diye abuklayan dıngıl da gördük.
Okuma yazma bilmeyen çobana kurban olayım, "yarı aydın" çok hazin bir yaratık...
Boş lafı da çok sever.
Görülen o ki, yukarıda zikredilen adı belirsiz genç kadın gibi yarı aydınlardan bu CHP çok çekti ve daha da çekecek...
Bayramınız mübarek olsun efendim.