Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Varlığı bir çığlıktı

Onunla tanıştığımızda SSK'da memurdu, geceleri de Kulüp 12'de sahneye çıkıyordu... Neresinden bakarsan bak kırk beş yıl...
Gündüz Seyfi, gece Virjin.
Ama gündüz de insan, gece de insan.
Ajda Pekkan arkasından "sen memur olmayı reddedip kendini dinledin" diyor, çok haklıdır. "İçimizdeki ses oldun, cesaret oldun, özgürlük oldun" diyor, haklıdır.
Varlığı bir başkaldırı, bir çığlıktı.
Yalnızca bir "entertainer" değil, ondan çok daha fazla bir şeydi.
Halkı eğlendirmedi, toplumun bayat değerlerine, yerleşik önyargılara, ikiyüzlülüğe kafa tuttu. Dilini çıkardı, nanik yaptı, fiske attı.
Onunla ilgili iki şey özellikle gözlerden kaçırılmak istendi.
Bir: Ermeni taklidi yaptığı...
İki: Eşcinselliği.
Medya birincisinden korkuyor, ikincisinden utanıyordu.
Eski kanto geleneğini canlandırdı, içine bol cinsellik ekledi.
"Dikmesini bilmez canım gülüm Katina'm, getir dikeyim, getir dikeyim..." Bu bir meydan okumaydı.
Herşeyle, herkesle, en başta da kendi kendisiyle dalgasını geçti.
Bu bir bilgelik aşamasıydı. İkiyüzlü basın, azıcık kendi kendinle dalga geçmeye kalktığın zaman "bak, herif kendisi itiraf etti" der, seni bitirir.
Seyfi'yi bitiremediler ama.
Onu televizyona, Kırmızı Koltuk programına çağırdığım zaman sormuştu: "Seyfi olarak mı istiyorsun Virjin olarak mı?"
İkisini birbirinden ayırmak mümkün müydü?

***

Arkasından her türlü bildik zevzeklik yapıldı.
Hani Cem Yılmaz'ın kendi müstakbel cenazesinde söylenecek basmakalıp laflarla dalga geçtiği gibi: "Bu sefer güldürmedi"...
Yok, gözüme pahalı bir güneş gözlüğü takıp sosyete camisi avlusunda şaklabanlık yapacak değilim.
Eski bir kasetiyle evimi çınlatacağım:
"Bakoorum da içinizde benden güzel kadın göremoorum... Hepiniz boya güzelisiniz... Hanım hanım, o yüzüne sürdüğün boyayla Beylerbeyi Sarayı iki kere badana olurdu... Hele hanım sen sen... Yememiş içmemişsin ama karyola bacağına dönmüşsün caanııım..."
Arkasından çeşitli şeyler söylenmiş.
Şarkıcı Sıla beni güldürdü, Allah da onu güldürsün: "Seyfi Dursunoğlu... Epey üzüldüm" demekle yetinmiş. Başka bir laf çıkaramıyor olmalı.
Fakat Kılıçdaroğlu daha çok güldürdü:
"Tiplemeleriyle halkın sevgisini kazanan..." diyor.
Ne tiplemeleri? Hangi tipler?
Virjin artı Arşak mı? Bir Amelya bir de Antranik mi oynuyordu?
Belli ki Kılıçdaroğlu o dünyanın çok uzağında, belli ki bu işlerden hiç anlamıyor.
Ya da demeçlerini yazan parti askeri hiç anlamıyor.
Eh, ne de olsa CHP işte.
Seyfi memurluktan kurtulmuştu, onlar kurtulamadılar. Onun için de iktidara gelemeyeceklerdir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA