Şu "ayak" meselesinden dolayı güme gitti tabii, Kılıçdaroğlu geçen gün ayrıca abukladı.
Derin tarih bilgisiyle tarihi konulara el attı.
"Cumhuriyeti yüzüncü yılında demokrasiyle taçlandırmak" istiyor...
Demek ki Tayyip Erdoğan iktidara darbeyle gelmiş.
Ya da cumhuriyette demokrasi hiç görülmemiş. Hani İnönü demokrasiye geçmişti, bununla çok övünüyordunuz?
Hayır, demokrasi demek, Erdoğan'ın bir şekilde gitmesi olacak.
Fetullah nasıl uygun görürse öyle!

*

Bakınız nasıl abukladı:
"Yüz yıl önce TBMM açıldığında demokrasi vardı. Her görüşten insan vardı mecliste. Kürsüye çıkıp ülkenin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal'i dahi rahatlıkla eleştirebiliyorlardı."
Mustafa Kemal 1920'de henüz ülkeyi kurmamıştı Kemal Bey, üstelik "Gazi" ünvanını da bir buçuk yıl sonra, Sakarya muharebesini kazanınca aldı.
Tarih bilginiz çok kuvvetli.
Öyleyse söyleyin bakalım: Peki, sonra ne oldu Kemal Bey?
Nereye gitti o demokratik meclis?
Nereye gitti demokrasi?
Muhalefet grubunun (ünlü 2. Grup) 1923 seçimlerine girmesi önlendi...
Muhalefet liderlerinden Ali Şükrü Bey de köşkün muhafız alayı komutanı Topal Osman tarafından öldürülmüştü!
Ondan iki yıl sonra da CHP hariç bütün siyasi partiler kapatıldı.
1930 yılında o çok kısa ömürlü Serbest Fırka da (Liberal Parti) kendini kapatmaya zorlandı.
Rahmetli babam mı yaptı bütün bunları?
Haa... Milli Şef zamanında mecliste bir "muvazaa" grubu kurulmuştu, danışıklı döğüş ürünü, gene CHP içinden seçilen bir "Müstakil Grup"... İnönü, sanki meclise "muhalefet varmış" numarası yapıyordu...
Bunlar gene CHP içinden, elbette gene CHP mebusu, üstelik de kurultayda seçilen 21 kişiydi... Mecliste CHP'yi eleştirecek, CHP grubunun kararlarına da istemezlerse uymayacaklardı... İcabında gensoru bile verebileceklerdi...
Hiçbir şey yapmadılar.
Çünkü göstermeliktiler.
Yoksa o derin tarih bilginizle bunu mu kastettiniz?
Hayatınızda ilk defa duyduğunuza kalıbımı basarım.

*

İyisi mi, siz gene anladığınız konulara dönün.
"Atatürk'ün kırklı yıllarda çıkardığı kanunlardan" sözetmiştiniz, şunlardan birkaç örnek verin mesela.
Deprem, çığ, şehitler, virüs falan derken son günlerde çok bunaldık. Azıcık güldürün bizi.

***

Ayılana gazoz

"Bugünlerde Ekrem İmamoğlu öfke kontrolu sorunları yaşıyor... Kendisini kızdırmak için edilmiş bir söze, burada yazmaktan hicap duyacağım tarzda bir küfürle karşılık veriyor... Deprem bölgesinden tatil bölgesine gitmenin münasebetsizliğini bir türlü kavrayamıyor... Sinir küpü olmuş gibi bir hali var... Bu gidiş iyi gidiş değil."
Ahmet Hakan