Saraçhane Parkı'nda kutlamışlar. Bu soğukta. Hiç olmazsa şöyle ısıtmalı bir spor salonu falan bulsalardı...
Kendi "tesisleri" olmadığına göre, kiralasalardı...
Hani nerede salonlar, kitaplıklar, spor alanları, kreşler, sağlık yurtları, barınma evleri, aşevleri... Sendikanın emekçiye "doğrudan" hizmetleri...
Yok. Ama sorarsanız devrim yapacaklar.
Geçen gün bir manyak "devrim yakındır yoldaşlar, hazırlıklı olalım" diyordu ya...
Eh, bunlar da devrimin öncüleri ya...
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu. Elli ikinci kuruluş yıldönümünü kutlamış.
***
"
Biz bu elli iki senede ne yaptık?" diye sormak yok.
"
Hangi dönemeçte hangi hataları yaptık?" diye sormak hele hiç yok.
"
Komünizmin tarihe karıştığı yepyeni bir yüzyılda varlık nedenimiz kaldı mı? O varlık nedeni bundan böyle ne olabilir?" diye sormak zaten
yok. "
Bu yüzyılda sol nedir, nasıl olabilir?"
düşüncesini sizden bekleyen de
yok.
Bu konfederasyon
CHP hakkında ne düşünüyor, HDP'ye karşı tavrı nedir, merak eden de yok.
"
Özeleştiri" kavramını çok seven bu arkadaşlarda özeleştirinin ö'sü hiçbir zaman da olmadı.
Ama devrim var.
Zaten Saraçhane Meydanı da elli iki yıl önce "
işçi sınıfının ayağa kalktığı, sınıf ve kitle sendikacılığına giden yolda önemli bir kilometre taşı olan" yermiş. DİSK başkanı öyle diyor.
Hani nerede o ayağa kalkanlar?
Niçin işçi sınıfı akın akın size koşmuyor?
Hani grevler? Hani "
üretimden gelen gücünü" kullananlar?
Kemalistler ile aynı dalga boyuna düşüp "
bunlar cahil" mi diyeceksiniz yoksa?
Devrimi kısa bacaklı ve kıllı adamlarla yapmayacaksınız da
Kuzey Kore'den halk mı ithal edeceksiniz?
***
Bu memlekette bir 12 Mart darbesi yaşandı, ağzınızı mı açtınız?
Bu memlekette bir 12 Eylül faşizmi yaşandı, işçiyi sokağa mı döktünüz?
Kaçacak delik aradınız. Yöneticilerinizin kurtulmak için bulabildikleri tek çare de "
burjuva kılığına girmek" oldu. Lüks otellere saklandılar.
Bu memlekette bir 28 Şubat darbesi yaşandı, memnun oldunuz.
Bu memlekette bir 15 Temmuz gecesi yaşandı, biriniz de tankın önüne mi yattınız?
Sadece "
Tayyip gidiyor" diye ellerinizi ovuşturdunuz. Tayyip'ten kurtulmak için şeriata bile razı olacaktınız!
Tayyip gitmedi, gitmiyor.
Ama siz çoktan tarihin derinliklerine gittiniz de haberiniz yok. Okunmayan gazetelerde ancak tek sütuna beş santimlik "
dolgu malzemesi" olabiliyorsunuz artık.
Şimdi oylarınızı CHP ya da İP ya da HDP adayına vermeye hazırlanın. Size bu yakışır.
Belki devrim yakındır lan, kendinizce hazırlıklı olun.
Kışlık Saray'a da saldırırsınız siz, bulursanız.
Deniz kenarında diye şaşırıp da
Beylerbeyi Sarayı'na gidersiniz belki de...