Seçimde gene kepaze olacaklarını bildikleri için bir yandan "Tayyip bu seçimi yaptırmaz" palavrasına yaslanıyorlar, öbür yandan da "şaibe var" balonuna.
Malum terane... Her seçimde aynı terane...
Akşama sabaha "Tayyip helikopterle Malezya'ya kaçacak" cümlesini de gene okuruz.
Ama bunlara inanan çemişler bundan hoşlanıyorlar, gerçekleri değil "gönüllerinden geçeni" duymak hoşlarına gidiyor.
Sonra gene ağlamak da onları mutlu ediyor. Dertleri zevk edindiler.
Üzülmesinler, bu sefer de öyle olacak.
Arkasından da "halk cahil" sakızı çiğnenecek.

*** Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sadi Güven, "mükerrer seçmen olmadığı gibi sahte seçmen de yok, hayali seçmen de yok" dedi.
Toplam 6 bin kişiden şüphelenmişler.
57 milyon 93 bin 985 seçmenden 6 bin seçmen... Devede kulak bile değil, devede kıl...
Bunları kayıttan düşmüşler.
YSK Başkanı, "bir vatandaşın iki kere kayıt olması mümkün değildir" diyor.
Ama onlar "Suriyeliler'e de oy kullandıracaklar" diye feryat ediyorlar. Amaçları, "Arap düşmanı" emekli Kemalist memurları kıllandırmak.
Cevabı biz vermeyelim, gene YSK Başkanı versin:
"Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan bir kişinin oy kullanması mümkün değildir. TC vatandaşlığı kazananların nereden geldiği de YSK'yı ilgilendirmez. Bulgaristan'dan, Yunanistan'dan, Rusya'dan göç edip vatandaşlığa kabul edilmiş vatandaşlarımız olabilir, başka ülkelerden de gelebilir."
Yani, gerekli şartları "haiz" olan her vatandaş oy kullanabilir (kısıtlı olmamak, 18 yaşını doldurmak, asker olmamak)... Köken sorulmaz.
YSK Başkanı "TC vatandaşı olmayan Suriyeliler kesinlikle oy kullanamaz" diye de eklemiş.
TC vatandaşı olan da çatır çatır, şakır şakır kullanır, tamam mı? Ben nasıl kullanıyorsam, sen nasıl kullanıyorsan öyle.