Son bir umutları daha varmış meğer... Yok, kovanın dibini eşeleyip eşeleyip çamur kazıyorlar ya da kurumuş çamurları ıslatıp yeniden atıyorlar ama bu icadı yeni çıkardılar.
Adamları yabana atmamak gerekiyormuş, yaratıcılıkta sınır tanımıyorlar.
Arayıp tarayıp buldukları son numara şu:
"Referandum ertelensin!"
Neden?
Çünkü ortam çok gerginmiş, referandum ertelenirse herkes rahat bir soluk alacakmış.
Ortam gergin falan değil. Herkes işinde gücünde. O gerginlik muhalif gazetelerin yazıişlerinde ve de kalemşorların ruhlarında.
Evet çıkacak diye ödleri patlıyor...
Asıl korktukları da şu: "Evetten sonra bizim patron yeni bir manevra çevirip yüz seksen derece döner, iktidara biat eder de faturayı bize çıkarır, kapının önüne koyarsa..."
Haksız da sayılmazlar. Bazı muhalif basın patronları, kullandıkları adamları işleri bittiği zaman "satmalarıyla", göndermeleriyle ünlüdürler!
Eh, gidilecek çöplüğün adresi de bellidir.
Fakat çöplükte yerini almak için azıcık "faşist" olmak gerekiyor, "liberal" geçinenler nereye sığınacaklar?
Fetö'nün gazeteleri tarihe karıştı, Almanya'da tepişmek için de Almanca bilmek lazım.
Araştırsınlar bakalım: Can Dündar, Alman gizli servisinin himayesinde kurduğu "Köln sitesinde" avro üzerinden maaş da ödüyor mu?
Referandumda hayır çıkma umutları olsaydı bu ertelemeyi teklif etmezlerdi.
Yanılıp da ciddiye alan olsa, işi 2019'a atacaklar...
Bununla da yetinmiyorlar, bir de "erken seçim" lafı yumurtladılar. Hani belki iktidarı kandırırız da birkaç ay kazanırız...
Sonbaharda erken seçim olsa, referandum 2018'e kalır.
Yani ya 2018'e kalır müstakbel hezimetleri, ya 2019'a. O arada Allah kerim.
Ordunun içinde "uyur" durumda ve henüz açığa çıkarılamamış Fetö hücreleri varmış...
Çıkmayan candan umut kesilmez.
İdam cezası olsaydı bazı canlar çıkacaktı ve umutları da kalmayacaktı.
***
Zekâ pırıltısı
"Düşünün, yeni sistemi kurduk, cumhurbaşkanını halk seçti, başbakan da başkası oldu. Cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı, başbakan da başka bir partinin genel başkanı. Asıl kavga o zaman çıkacak."
İmza: Yeni sistemde bir başbakan olmayacağını bile bilmeyen muhteşem Kılıçdaroğlu.
***
Geçen günün insafsız ve izansız yalanı
"Bugünkü referandum sürecine, hayır demenin yasaklandığı bir tabloyla gidiyoruz."
İmza: Bülent Tezcan (Kılıçdaroğlu'nun yardımcısıymış.)