Eğer "ölenlere Tanrı'dan rahmet, kederli yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar" edebiyatından bıkmadıysanız...
Değerli manken Tülin Şahin'in "ışıklarımız sönmeyecek, kardeşlik kazanacak", değerli birşeyci Yeşim Salkım'ın "inadına yaşayacağız, başka Türkiye yok" ve değerli neci olduğunu bilemediğim Emina Sandal'ın "bu ülke bizim, hiçbir yere gitmeyiz" şeklindeki demeçlerini de takdirle okuyabilirsiniz.
Bendeniz de bu büyük ve önemli insanların teröre karşı nasıl bir tavır takınacaklarını çok merak ediyordum, aydınlandım.
Yok eğer "hiçbir şey olmamış gibi yapalım, normale dönelim" diyenlerdenseniz...
Size "normal" bir haberin altını çizeyim:
Leicester Üniversitesi'nin bilim adamları (pardon, bilim insanları, öyle ya) oturmuşlar hesaplamışlar...
Bir "zombi" saldırısı olursa insanlık hemen 100 gün içinde yokolacak, dünyada sadece 273 kişi kalacakmış.
Hani şöyle "birkaç yüz" falan da değil, rakam kesin, 273...
Zombi, bildiğiniz gibi "yaşayan ölü", hem ölü hem diri, ne ölü ne diri... Ne hikmetse de çok saldırgan oluyor, hemen birilerini ısırmaya, mikrop bulaştırmaya koyuluyor.
Şöyle "efendiden" ya da "hanım hanımcık" zombi hiç görülmedi.
Aslına bakarsanız öteki türüne de hiç rastlanmadı.
Zombi diye bir şey yok.
Fakat Amerikalılar, uzaylılardan, komünistlerden, şimdilerde Müslümanlar'dan korktukları gibi bu zombilerden de çok korkuyorlar.
Amerikalılar çocuk ruhlu insanlardır.
Büyük çoğunluğu böndür. Hem de körkütük cahildir. (Genç bir ülkedir, aristokrat kültüründen geçmemiştir, bolluk içinde şımarmıştır, vesaire vesaire.) Yani Türkiye'de darbe yapmaya falan kalkan çakallar çok çok küçük bir azınlıktır.
Ama onlar da Fetullah adında yaşlı bir psikopata Türkiye'yi teslim etmeye kalkacak kadar ahmak olabiliyorlar.
Nitekim, Kennedy'yi öldürmeyi başardılar(!) da Erdoğan'ı deviremediler.
Elektronik ve iletişim devrimiyle Amerika yeni bir çağ açtı ama kendi bönlüğünü de bu yeni araç ve gereçlerle bütün dünyaya kazurat gibi sıvadı.
Kültür emperyalizmi, dünyanın bütün çocuklarını ve çocuk ruhlu dıngıllarını "vasatın en alt düzeyinde" buluşturdu ve birleştirdi.
Örümcek adamlar, yarasa adamlar, uçan adamlar, uzak galaksilerde geçen şövalyeli ve kılıç dövüşlü Ortaçağ serüvenleri (bunlara "heroic fantasy" ya da "space opera" denir ve bilimkurgunun en düşük kategorisidir.) Şimdi de başımıza bir zombi muhabbeti çıkardılar.
Zombi diye bir şey yok, olacağı da yok.
Peki İngilizler'e ne oluyor? Leicester Üniversitesi'nin bilim adamları (pardon, insanları) bile Amerikan dalga boyuna indilerse, yazık oluyor Avrupa'ya.
Diyecektim, açtım baktım, meğerse bu saçmalığı üretenler hocalar değil, fizik bölümü öğrencileriymiş.
Hani şu derslere cep telefonuyla giren ve ders boyunca ona buna "emoji" gönderen pırlantalar...