Uğur Mumcu, yirmi birinci katledilme yıldönümünde törenle anıldı.
Tören Mumcu'nun evinin önünde, arabasının havaya uçurulduğu yerde yapıldı.
Törene Mumcu'nun ailesi ve CHP ilerigelenleri (Mumcu'nun eşi de Mumcu kontenjanından bir CHP ilerigelenidir) katıldılar. Muhalif gazeteler böyle durumlarda ağızlara sakız olduğu üzere "ve çok sayıda vatandaş" diyorlar ama kimse yaklaşık bir rakam bile verememiş. (Yalan tabii.)
Törene katılan Kılıçdaroğlu, "failleri hala bulunmadı" demiş.
Bulundu, "bizim zamanımızdaki" Star televizyonu tarafından.
Katil zanlısı, kendisine öğretildiği şekilde deli numarası yapıyordu.
Savcı, zanlıyı serbest bıraktı, adamı ortaya çıkaran muhabir arkadaşı ve haber merkezimizin yöneticisini gözaltına aldı!
Sonra zanlı ortadan kayboldu, savcı da aşırı sağcı bir partiye üye oldu...
Uğur Mumcu, silah kaçakçılarıyla uyuşturucu satıcıları ve derin devlet arasındaki bağlantıyı ortaya çıkardığı için öldürüldü.
Uğur Mumcu'yu kontrgerilla örgütü öldürdü.
Tıpkı Abdi İpekçi gibi... O da 12 Eylül öncesi aynı ilişkileri sezmiş, meydana çıkarmak üzereydi.
Tıpkı Hrant Dink gibi.
Kılıçdaroğlu katilleri merak ediyorsa, partisinin içindeki bazı çalışma arkadaşlarına soruversin! Ya da Kürt sülalesini Horasan yaylasından koparıp getiren bazı gazetecilere.
Hani şu "neredeymiş bu örgüt, ben de üye olmak istiyorum" dediği oluşumun adresini de böylece öğrenir belki.
Törende attığı meydan nutkunda, "bugünleri 21 yıl önce okuyan Mumcu" diye bir laf etmiş...
Rahmetlinin neyi nasıl okumuş olduğunu da biz merak ettik.
Çiller'in ekonomiyi gümleteceğini mi bilmiş? Ecevit ve ortaklarının memleketi batıracaklarını mı sezmiş? ANAP'ın ve DYP'nin eriyeceğini mi anlamış? Ölümünden dokuz yıl sonra AKP adında yeni bir parti kurulacağını ve bunun iktidara geleceğini, on iki yıl da gitmeyeceğini ve gidecek gibi de görünmeyeceğini mi öngörmüş?
Yoksa CHP'nin yirmi bir yıl sonra hala muhalefette kalacağını mı okumuş? Parti liderinin ahlaksız bir komployla devrileceğini mi tahmin etmiş, hırsız deyip kovdukları bir adamı yeniden bağırlarına basıp aday göstereceklerini mi?
Türkiye'nin on yılda dörde katlanacağını yazdığını ben hatırlamıyorum.
Bir dinci örgütün hükümete darbe düzenleyeceğini de...
Acaba günün birinde cumhurbaşkanını halkın seçeceğini de mi okumuş?
Yoksa yarı-aydınların ve lumpenlerin günün birinde ağaç mağaç bahanesiyle ayaklanacağını mı?
Hatırladığım kadarıyla rahmetli Mumcu ülkemizde "solun" iktidara gelmesini istiyor ve bürokrasiden umudunu kestiği için (çünkü sağ Kemalistler onun sözcüsü olduğu sol Kemalistler'e çok acı çektirmişlerdi) hamleyi "Anadolu solcularından" yani kasaba yarı-aydınlarından bekliyordu...
O kasabaların oylarını AKP'ye yağdıracaklarını mı okumuş yoksa?
Arşiv karıştırmayı sevenler çıkarsınlar göstersinler, bekliyoruz.
Panayır nutku atmadan ama!