Seçim otobüsleri, 11 Haziran Cumartesi akşamı güneş batana kadar kafamızı ütülemeyi sürdürecekler.
Cırlak bir kız, cızırtılı mikrofon, bangır bangır dandik şarkılar... Arada kaldırım kenarlarına laf atmalar, merhaba çiçekçi kardeşim, sevgili simitçi, hayırlı işler!..
Propaganda yapıldığı söylenmektedir ama ben bu şarkılardan kimin etkilenip de "oyunu değiştireceğini" merak ederim.
Ortalık sakin, herkes kime oy vereceğini biliyor, gazeteciler "ekmek çıkarmak için heyecan" arıyorlar, bulamıyorlar, yakınıyorlar. ("Sürprizler olabilir" diyenler yalan söylüyorlar.)
Fakat öyle yaman, öyle çarpıcı, öyle vurucu bir parça çalıyorlar ki birdenbire yanından geçen otobüsten, daha önce X partisine oy vermeye kararlıydın, ossaat Y partisi gönlünü fethetti!
Yok yahu? Bu kadar mı "göbeğini kaşıyan ayıdır" bu seçmen?
Küçük kasabalarda böyle atraksiyonlar ilginç olabilir (oralarda her yeni "gelen" ilginçtir, yeni filmler de yeni matematik öğretmeni de), büyük şehirlerde parti militanı olmayan herkes sırtını dönüyor bu otobüslere: "Bir an önce geçip gitse de kafamızı daha fazla ütülemese..."
Bu arada, büyük partiler otobüs kullanıyorlar, küçük partiler de küçük oldukları için minibüs.
Kalıbına göre Sırrı Süreyya da kaykayla geçsin, belki bir netice hasıl olur!