Birine sarılmak, yemeği paylaşmak, aynı yastığa baş koymak, hatta tartışmak... Yemek ve su kadar en doğal ihtiyaçlarımız arasında aslında hepsi. Ancak artık milyonlarca kişi için lüks oldular. Gelecek kaygısı, yoğun iş temposu, kariyer planları, trafik kaosu, aklımızı kurcalayan binlerce fikir, çevremizi kuşatan teknoloji ve tabi ki sosyal medya... Modern dünya bir noktada yalnızlaşmamıza neden oluyor. Bir süre sonra sıradanlaşıyor bu içe kapanıklılık. İş hayatında başarılı olmak veya internet ortamında yeteri kadar beğeni toplamak neyimize yetmiyor ki sonuçta? Ama zamanla sıkılıyor insan. Başa dönüyor. Sarılacak birisini arıyor. Birçoğu için tren kaçmış oluyor maalesef. Bir türlü bulunamıyor uygun hayat ortağı. Milyonlarca yalnız veya tek başına ayakta durmaya çalışan kadın için ise devreye sıra dışı fikirler giriyor.
HAYDİ BANA SARIL
Samantha Hess örneğin. 30 yaşında ve ABD'de yaşıyor. Hayatının bir döneminde tek başına kaldı. "Keşke sarılabileceğim birisi olsa. Para vermeye bile hazırım" diye geçiriyor aklından o vakitlerde. Ama daha sonra "Yalnızlık bunalımındaydım" demiyor ve aklına gelen bu fikri hayata geçiriyor. Dünyanın ilk profesyonel kucaklayıcısı o. Hafta başında "Haydi Bana Sarıl" isimli bir kafe açtı. Saati 60 dolar karşılığında müşterilerine sarılıyor. İlk hafta tam 10 bin randevu maili aldı. Samantha Hess'e göre insanlar farklı bir tecrübe yaşamak istedikleri için kapısını çalıyor. Ama esas nedenin çok daha acı olduğunu söylüyor; boşanma oranları artarken, evlenenlerin sayısı azalıyor.
YAŞLILARA DOST ROBOT
En farklı uygulamalar genellikle Japonya'da. UniCare isimli Japon şirket, 'huzur sandalyesi' geliştirdi. Kısa bir süre önce tanıtımı yapıldı sandalyenin. Yalnızlık çekip birilerinin sarılmasına ihtiyacı olanlar için tasarlandı. Üzerine oturana sarılan sandalye 500 dolardan satılıyor. Aynı şirket tek başlarına kalan yaşlıları da unutmadı. Paro isimli bir robot tasarlandı. Bembeyaz tüyleri var. Sevimli bir fok yavrusu şeklinde geliştirilen robot sahibine içmesi gereken ilaçları hatırlatıyor, hatta onun için şarkılar bile söylüyor. Ancak en önemlisi yaşlı kadın veya erkekler Paro'ya sarılarak, özlediklerinin hasretini gideriyor. Japonya'daki girişimciler genellikle kadınlara hitap ediyor. Kadınlara yalnız olduklarını unutturan kafe var örneğin. Başkent Tokyo'daki Moomin Kafe büyük ilgi görüyor. İsmini ünlü film ve çizgi film karakteri olan Moomin'den alıyor. Kafedeki tüm masa ve servisler ohitorisama'lara (Japonya'da evlenmemiş kadınlara verilen isim) göre tasarlanmış. Yani hepsi tek kişilik. Ama Moomin kadınların karşısına oturuyor ve onlarla yemek yiyor. Böylece kısa bir süreliğine de olsa yalnızlıklarını unutturuyor. Japonya'nın dört bir yanında ayrıca 'uşak kafeleri' var. Sadece kadın müşteriler için hizmet veriyorlar. Kafelerin içerisi özel kıyafetlerle hazırlanmış tiyatro sahnesi gibi. Müşteri daha içeri girer girmez prenses gibi karşılanıyor. Tacı giydiriliyor. Garsonların hepsi yabancı. Genellikle İngilizce konuşuyorlar. Hatta yemeğin sonunda eğer müşteri isterse uşaklarının kucağında hatıra fotoğrafı çektirebiliyor. Ama bunun için 1500 yen (yaklaşık 30 TL) ekstra ödeme yapılması gerekiyor.
KİRALIK ERKEK ARKADAŞ
Yalnızlık çeken Japon kadınları için 'kiralık erkek arkadaş' sağlama şirketlerinin sayısı da her geçen gün artıyor. Özellikle iş kadınları bu yönteme başvuruyor. Kendi seçtikleri yakışıklı erkekle bir akşam yemeği yiyorlar veya güneşin batışını seyrediyorlar. Hatta müşterinin istediğine göre kiralık erkekler 'gece boyu sarılma' hizmeti de sunuyor. Ancak cinsel ilişkiye girmek yasak. Tüm bunların dışında 127 milyon nüfuslu ülkede, kadınların gün içerisinde uyumaları için 'kestirme kafeleri' bulunuyor. Yoğun tempodan bunalan kadınlar hafta içleri 08.00 ile 18.00 arasında hizmet veren bu kafelere gidiyor. 10 dakikası 150 yen (yaklaşık 3 TL) karşılığında gündüz uykusu çekebiliyor. Boşanmış anneler ve metroda tacize uğrayan kadınlar da unutulmamış. Ülkede 2005'ten bu yana sadece kadınların kullandığı 'pembe vagonlar' hizmet veriyor. Kadınlar kendi isteklerine göre her daim polisin teftiş ettiği pembe vagonları tercih ediyor. Veya sahil kenti Osaka'da boşanmış çocuklu kadınlar için bir site oluşturuldu. Kadınlar burada herhangi bir peşinat ödemeden ve kefile ihtiyaç duymadan daha düşük kira ödeyerek evlerde kalabiliyor.