16 Nisan'ı hazmetmeleri zor olmuştu, 24 Haziran'daki tutumları ise "korkunun ecele faydası yok" cinsindendi, üstelemediler. Artık bir şeyin farkına vardılar, kavga edince zararla oturuyorlar.
Belki de bu nedenle tek tek arayıp, tebrik sırasına girdiler.
Almanya Başbakanı Merkel'in tutumu diğerlerinden de öne çıktı.
O 24 Haziran sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kutlarken, "Sayın Başkan" diye hitap etti.
Zor günler geçiriyor Merkel.
AB'nin başı göçmenlerle dertte. 2015'te benzeri olduğunda Türkiye'nin kapısını ilk çalan Merkel olmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın karşısındaki duruşu nedeniyle ülkesinde fena halde eleştirilmiş, eziklikle suçlanmıştı.
Sonra sonra kuyruğu dik tutmaya çalışıp, 2017 seçimlerine girdi, kampanya sürecinde "seçilirsem Erdoğan'a şöyle yapacağım, böyle diyeceğim" vaatleriyle oy toplamaya kalktı. Sandıktan kaos çıktı. Naziler 50 yıl sonra meclise girdi. Koalisyon 6 ay sonra kurulabildi. Üçüncü ayını doldurunca da Merkel'in iktidarı bu kez sığınmacı krizinden kaynaklanan görüş ayrılıklarıyla sarsılmaya başladı.
Almanya Başbakanı kurt bir siyasetçi. Hem kendi ülkesi hem de AB genelinde etkili olan göçmen krizinden kurtulmak için Türkiye'yi işaret etti. Türkiye ile yapılan mülteci anlaşmasının güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı, krizden çıkış için Türkiye'yi rol model olarak gösterdi.
Merkel, 24 Haziran sonrası Türkiye'nin gücünün farkında.
Hem kendisi hem de AB için Türkiye'nin vazgeçilmez bir partner olduğunu çok iyi biliyor.
AB genelindeki göçmen krizi en çok onu etkiledi. Koalisyon ortağı olan içişleri bakanı, Merkel ile yaşadığı görüş ayrılığı sonrası istifa etti. Merkel'in iktidarı sallanıyor, daha önce olduğu gibi içinde bulunduğu krizden çıkış yolunu yine Ankara'da arıyor.
Eski Türkiye'nin dönmesi için çok uğraştılar.
Çabalarının nafile çıktığını görünce artık o hiç istemedikleri durumun yani Türkiye'nin artık eski Türkiye olmayacağının farkına vardılar.
Bunu İsrail de itiraf etti. Seçim sonucu ardından şöyle bir yorum yapıldı, "90'ların Türkiye'sini artık asla göremeyeceğiz" denildi.
15 Temmuz darbe girişiminde sessiz kalan, 16 Nisan referandumunda şok olan Batı dünyası 24 Haziran'ı diretmeden kabul etmek zorunda kaldı.
Merkel bu sebeple herkesten önce "Sayın Başkan" diyerek, yeni Türkiye'ye mesajını verdi.
Bu arada Cumhurbaşkanı Erdoğan icraatları ile kendisine "başkan" dedirtirken, Macron geçtiğimiz günlerde bir ortaokul çocuğuna "başkan diyeceksin" diye fırça çekmişti.
Sonra diyorlar ki, Erdoğan otoriter falan.
Gerçi bu devir de artık kapandı.
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisinin Türkiye raportörü Marianne Mikko'nun önemli mesajları vardı, o da Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "başkanlık" vurgusu yaptı.
Diktatörlük yakıştırmalarına ise çok sert tepki gösterdi.
"Kesinlikle katılmıyorum Türkiye'de diktatörlük yok, bu konuda netim" dedi.