HDP'den Kürt halkına hayır yok. Çünkü HDP'li politikacılar aklını peynir ekmekle yemiş gibi bir tutum sergiliyorlar. Yolun sonunu delikte bitirecek bir sürece imza atıyorlar. Kürtlerin gerçek çıkarları için çalışmıyorlar. Hatta Kürtlere geçmişte benzeri görülmemiş bir biçimde ihanet ediyorlar...
Bildiğiniz gibi bunlar geçtiğimiz yıllarda Anayasa'da Kürt halkının haklarının yer alması için mücadele etmediler. Bu uğurda küçük parmaklarını bile kıpırdatmadılar. Kendilerine sunulan her teklife tekme attılar. Eh, böyle olunca da siyasi cenazeye dönüştüler...
Doğrusu bunların torbalarında sertlik politikası, şiddet ve terör dışında bir şey yok. Yani bunların dışında farklı bir şey savunmuyorlar, savunamıyorlar. Buna çapları ve ufukları yetmiyor...
Bunlar tarihte misli görülmemiş hakları Kürt halkına sunan Erdoğan'a bile nankörlük ve terbiyesizlik ettiler. Ona karşı her fırsatta hakarete başvurdular. Ağza alınmayacak lafları saydırdılar...
Evet, bunlar iktidarın kendilerine sunduğu tarihi fırsatı Kürt halkının gözünün içine baka baka kaçırdılar. Hem kendilerine hem de bölge halkına yazık ettiler. O yüzden bunlardan bir cacık olmaz.
Öte yandan, bunlarla Müslüman Kürt halkı arasında şiddetli geçimsizlik vardır. Boşanmaları kaçınılmazdır. Zira bunlar Allah peygamber tanımayan ateist bir güruhtur. Kürt halkı ise, muhafazakar ve dindardır. Ortak noktaları yoktur yani.
Diğer yandan, bunlar PKK ile aralarına mesafe koyamadılar. PKK'yla yollarını ayıramadılar. Daha da fecisi, HDP'li vekiller PKK'nın Ankara'daki takım elbiseli versiyonuna dönüştüler. Ellerine geçen her fırsatta iktidara karşı alçakça tehditler savurdular...
Demek ki bunların kafası çalışmıyor...
Demek ki bunlar laftan anlamıyorlar...
Demek ki bunlar makul ve gerçekçi değiller...
Demek ki bunlarla iş yapmak mümkün değildir...
Açıkçası bölge halkı HDP ve PKK'ya güvenmiyor. Hal böyle olunca Kürt oylarının büyük çoğunluğunu gene AK Parti alacaktır.
(Bu arada gelen haberlere göre, bölge insanı devlet tarafından atanan kayyumlardan son derece memnunmuş. Zira kayyumlar belediyecilik faaliyetlerini dört dörtlük yerine getiriyorlarmış...)
Açık konuşmak gerekirse, HDP fetret devrindedir. Bu durumun ne kadar süreceği de belli değildir. Ancak görünen odur ki, HDP bu süreci kolay kolay atlatamayacaktır. İşin sonunda da "sizlere ömür" olacaktır.
Nasıl mı?
HDP 24 Haziran gecesi afallayacaktır. Daha doğrusu avucunu yalayacaktır. Barajı aşamayacaktır. Barajın sularına gömülecektir. Bunun doğal sonucu olarak da meclise giremeyecektir. İyot gibi açıkta kalacaktır. Bu da HDP'nin yok oluş sürecini hızlandıracaktır.
Evet, HDP 25 Haziran'dan itibaren kaçınılmaz bir biçimde tasfiye sürecine girecektir... Aslına bakılırsa bu partinin tasfiyesinin vakti gelmiş de geçiyor bile.
Her neyse...
Bakalım şimdi kaç kişi bu yazıya kafadan hayır diyecek?
