Paris İstinaf mahkemesi, PKK'lı terörist Öner Uludağ ve Ali Baki'ye Marsilya bölgesinde; PKK adına şiddet kullanarak haraç toplama, PKK terör örgütüne mensup olma ve yakalandıkları araçta terör eylemlerinde kullanmak üzere silah bulundurma suçlarından daha önce her iki terörist için verilen 5'şer yıllık hapis cezasını az buldu ve cezayı 7'şer yıl olarak değiştirdi.
Mahkeme ayrıca, cezalarını çektikten sonra iki teröriste de Fransa'ya girme yasağı getirdi.
Paris İstinaf Mahkemesi, karar celsesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın her platformda seslendirdiği ''BİZİM İÇİN PKK DA DAEŞ DE AYNI ŞEYDİR.'' cümlesini kurdu. Bu tebrike şayan bir hadiseydi.
Evet yanlış okumadınız Fransız Mahkemesi PKK ve DAEŞ'in Fransa için terör örgütü olma noktasında aynı olduğunu belirti ve gözlerinin yaşına bakmadan iki teröriste 7'şer yıl hapis cezasını basıverdi...
Hemen burada şu soruyu sormamız gerekiyor...Peki CHP için de PKK ile DAEŞ aynı mı ? Yanıtlarınızın hayır olduğunu işitiyor gibiyim...
İnanabiliyor musunuz tartıştığımız şu konuya ! Cumhuriyetin kurucusu olmasıyla övünen CHP, Türkiye'yi bölmeye çalışan PKK'ya açıktan destek veriyor...
Düşünebiliyor musunuz ? Demokratik bir ülkede ana muhalefet partisi bölücü terör örgütü olan PKK 'ya sahip çıkmaya çalışıyor...
CHP'yi yönetenlerin, dillerinden düşürmediği ve herkesi koşulsuz uymaya çağırdıkları Anayasa'ya uygun olmadığı halde, PKK'ya destek niteliğindeki söylem ve eylemlere devam etmelerini konuşuyoruz...
Ana muhalefet partisi PKK'lı teröristlere böyle sahip çıkınca doğal olarak PKK'da karne günü okula bomba atmak gibi daha ahlaksız ve vicdansız eylemlere başvurma cesaretini gösterir...
Paris İstinaf Mahkemesi bile PKK'nın en az DAEŞ kadar alçak bir terör örgütü olduğunu anlamış PKK'lı teröristlerin kalemini kırmış...Bizim çağdaş, demokrat, yurtsever ve barışsever geçinen CHP henüz anlamamış...Yazıklar olsun...
Bir diğer konu da; Avrupa'nın, PKK'ya karşı yürütülen temizlik operasyonlarında Türkiye'nin safında olmasından dolayı Avrupa'da yaşayan beyaz Kürtlerin, histeri krizleri geçirmeleri...
Medyada yazılan çizilenin aksine Avrupa, Türkiye'nin yanında...Tabii bu hale gelinmesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın izlediği politikaların yeri oldukça fazla...
Üstelik İngiltere medyasından Independent, Economist ve The Financial Times PKK ile yapılan mücadelede Cumhurbaşkanı Erdoğan'a baş ve köşe yazılarıyla her gün çamur atmaya çalışıyor... Türkiye'yi yaylım ateşine tutan analizler ve haberler yayınlıyor... Yine de buna rağmen İngiltere başbakanı David Cameron ve ekibi bu türlü iftiralara ve zifoslara kulak asmıyor ! Bu tutum da fikirleri asimile olmuş beyaz Kürtleri çıldırtıyor...
Almanya'da beyaz Kürtler ve bir kısım Alevi örgütleri açlık grevleri ve çeşitli eylemler düzenleyerek Türkiye aleyhine kara propaganda yürütmeye çalışıyorlar... Peki Merkel ve hükümeti dikkate alıyor mu ? Hayır PKK'ya karşı mücadelede Türkiye'nin yanında duruyor...
Tam da bu noktada şu soruyu sorabiliriz...Neden bugünlerde PKK, sonuçları Kürt halkının zararına olacağı ve sonuç alanamayacağı kesin olan bu savaşı sürdürmeye çalışıyor ? Neden dış mihrakların kontrolünde olan CHP ve HDP, sonucu hezimet olacağı belli olan bu mücadelede PKK'nın yanındalar ?
O halde demek ki çok bariz bir şekilde boşa kürek çekmek gibi görünen bu çabanın arkasında başka bir plan var. CHP ve HDP , bu desteği vererek PKK'ya kent savaşlarıyla Türkiye'yi, Suriye ve Irak'ta yaşanan gelişmelerden uzak tutmaya, aleyhimize sonuçlar doğuracak bir takım projeleri hayata geçirmeye ve batı baronlarının kendi lehine olarak yeniden haritalar çizmesine destek vermeye çalışıyor...Yani efendilerinin kendisine biçtiği rolü oynuyor...Ülkesini sevmek böyle bir şeyse bize de söyleyecek başka bir şey kalmıyor...
