Vatanını ve milletini güya sevme iddiasında olan politikacıları, gazetecileri ve entelektüelleri sürekli olarak gerilim yaşadığımız ülkelerin safında görüyoruz.
Rusya ve İran 'la Ak Partinin anlaştığı dönemlerde ödleri kopanlar şimdilerde Rusçu ve İrancı kesildi başımıza.
İhanet mikrobu öyle iliklerine işlemiş ki Türkiye'nin Rusya ile arası iyiyken batıya sırt çevirdiğimizden dolayı yakınanlar kendileri değilmiş gibi, Ak Parti iktidarını acem uşaklığı yapmakla, İrancı olmakla suçlayan yine bunlar değilmiş gibi kalkmış şimdi Rusya'yı savunuyor,kendileri acemcilik yapıyor.
Hangi sihirli el hepinizi bir anda Rusçu ve İrancı yaptı ? Türkiye kiminle sorun yaşarsa hemen o tarafa mı geçeceksiniz ! Bunun adı ihanet değil de nedir ?Sizler bu ülkenin dostu musunuz yoksa düşmanı mısınız ?
Bence sizin derdiniz ; Erdoğan ne diyorsa,ne yapıyorsa tam tersini yapmaktan başka bir şey değil. Bu arada ülke kaosa sürüklenir miymiş, bir iç savaş çıkar mıymış, bu durum ülkenin hayrına mı zararına mı olurmuş zerre kadar umurunuzda değil.Bu mu vatanını sevmek! Bu mu civanmertlik!
Fatih Paşa Camisi
Diyarbakır'da Fatih Paşa camisini yakan ve şimdilerde FETÖ,İran, Rusya ve Esed rejiminin tetikçiliğini yapan PKK değil mi?
HDP eş başkanları olan Selahattin ve Figen utanmadan camiyi devlet yaktı diyorlar. Bölge halkının hayatını hendeklerle, barikatlarla ve tuzaklarla cehenneme çeviren PKK'lı teröristleri, devrim savaşçısı kahramanlar olarak ilan eden yine bu eş başkanlar değil mi ?
Terör eylemlerine "terör", teröristlere "terörist" diyemeyen, bölücü terör örgütüyle arasına mesafe koyamayan, PKK'nın yaptığı terör eylemlerini devletin üzerine yıkmaya çalışan ve her fırsatta devlete "katil" diyen yine bu eş başkanlar değil mi?
Bunlar bölücü terör örgütünü destekleyen ikiyüzlüler değil mi? Batıda barıştan, sevgiden ve kardeşlikten dem vururlar...Doğuda Kürt halkını, PKK sopasıyla tehdit ederek hayatı onlara zindan ederler...
HDP'li Belediyeler
Bu halk size güvenerek sizi yerel yönetimlerin başına getirdi. Peki siz ne yaptınız ?
Halktan toplanan vergilerle alınan iş makinelerini kullanarak hendekler kazdınız.Barikatlar ve tuzaklar kurdunuz. Bu çukurlara mayınlar döşediniz.
İnsanların yiyeceklerini, içeceklerini, giyeceklerini, mallarını,mülklerini ve hatta canlarını gasp ettiniz. Adeta bölge halkının yaşam alanını cehennem çukuruna çevirdiniz.
Sonra da bölgeden göç eden halkı hayasızca ''geri dönerseniz gününüzü gösteririz'' diye tehdit ettiniz.
Soruyorum size yerel yönetimlerin görevi hayatı terörize etmek midir?
Bir de pişkin pişkin Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı bölgeleri özyönetim çatısı altında idare etmeye talipsiniz.
Yahu size belediye teşkilatını teslim ettik bölgeyi kısa zamanda halka ateşten mezar yaptınız.
Allah korusun bölgeyi size özyönetim biçimiyle teslim etsek bağımsızlığınızı ilan etmeye çalışacağınızdan,ülkeyi bölmeye çabalayacağınızdan adımız gibi eminiz.
Türkiye, ne kadar güçlü bir ülke olduğunu sizi o hendeklerde yok ederek ve göç etmek zorunda kalan halkı yeniden o bölgeye yerleştirerek sergileyecektir. Bundan hiç şüpheniz olmasın.
CHP'li Vekil
CHP'li vekil, Türkiye'yi uluslararası arenada zor durumda bırakmak ve gelecekte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı uluslararası ceza mahkemesinde teröre yardım ve yataklıktan yargılatmak için Rus kanalına Türkiye'nin Suriye'deki teröristlere kimyasal silah verdiğine dair beyanatta bulundu.
Cumhuriyetin kurucusu olmakla övünen bir parti kalkıp Türkiye'yi bir de yapmadığı bir şeyden ötürü dünyaya şikayet eden,hem kendi ülkesinin Cumhurbaşkanı'na iftira atan hem de ülkesini uzun vadede töhmet altında bırakan o milletvekili hakkında gerekli cezai işlem uyguladı mı?
Tabii ki hayır. Bilakis onu utanmadan savunmaya kalktı. Hatta arsızca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı o milletvekilinden özür dilemeye davet etti.
Bunun adı tek kelimeyle vatana ihanettir...
Bu ülke yeni anayasaya ne kadar muhtaçsa; toplumda karşılığı olan, toplumun milli ve manevi değerlerine saygı duyan, demokratik, ulusal çıkarları savunan ve Türkiye'yi küçük düşürerek yabancı ülkelere şikayet etmeyen bir CHP'ye de o kadar muhtaçtır.
Kısaca; CHP gelecekte seçim kazanmak istiyorsa kendisini yeni Türkiye'ye adapte etmek zorunda.
Putin ''Kur'an mümini'' mi?
Putin; "Biz, İslam ve Müslüman dendiğinde Kur'an'ı anlamak zorundayız ve ben böyle anlıyorum" ve Rus uçağının düşürülmesinden sonra "Allah, Türk yöneticileri akıldan yoksun bırakarak cezalandırdı"
"Türk yetkililer akıllarını kullanmış olsalardı bunca pisliğin içine batmış olmazlardı" cümlelerini söyledi diye Yaşan Nuri, Putin'i ''Kuran mümini'' yapmış.
Neymiş efendim; "Putin'in son iki söylemi Yunus suresi 100. ayete benziyormuş"
Yaşar Nuri'nin, Putin'in kankaları olan İran mollaları için de aynı şeyi söylemesi gerekmez mi ? Öğrenci övülürken hocası da övülmez mi? Çok ayıp...
Rusya ile İran'ın Suriye'deki icraatları ortada... Rusya ve İran DAEŞ ile savaşacağım diye Suriye'ye konuşlandılar. 400.000 insanın katili Esed'e arka çıktılar. Masum sivilleri katletmekten başka bir şey yapmadılar.
Mülteci sorunun çıkmasına neden oldular.Binlerce insanı hayatlarından, sevdiklerinden, evlerinden, yerlerinden, yurtlarından, sağlıklarından, evlatlarından,ana-babalarından ettiler. Ama olsun.Putin'de mü'min ışığı varmış !
Adamların binlerce cürmü ortadayken bir sözüne bakarak methiyeler düzmek hem de Türkiye ile Rusya arasındaki gerilimin tırmandırılmaya çalışıldığı bir dönemde bunu yapmak hangi akla hizmet ediyor.
Yoksa Putin'den gelen ''Kuran mümini'' kokusu İranlı mollalardan mı bulaşmış...
Yahu Yaşarcığım sen ne kadar mü'minsin ki birindeki mü'min ışığını görebileceksin acaba?
Kendin daha deist olduğunu yeni ilan etmedin mi? "Mü'min deist Putinist" felsefe akımının öncüsü olacaksan o ayrı tabii...
"İnanıyorum ama belki de bilemem yani hepsi doğru olabilir hem zaten doğru nedir ki ve asıl önemli olan Putin ne dediyse odur" yaklaşımlı felsefen inşallah sana çok yakışan fötr şapkanın içindeki parlak kafanda fazla kaşıntı yapmıyordur.
Sizler kendinizi bir yerlere yarandırmak adına sitcom çeviriyorsunuz adeta.
İnsaf sahipleri de artık halinize sadece gülüyor. Bir tür kız tavlası oynar gibi "Tayyip nerdeyse biz tam karşısındayız" oyunu içerisindesiniz.
Doğru ya da yanlış kavramını kaybetmiş,şirazesi şaşmış pusulalar gibi ne tarafa eğilseniz o tarafı kendinize kıble belirliyorsunuz.
Bu ne kendini karakter sahibi, ne akıl sahibi ne de vicdan sahibi kabul eden bir kişinin yapabileceği bir şey değil.
Gerçekten iddia ettiğiniz gibi ;vatanını seven, entelektüel ve "aydın" olan kesimden iseniz aydınlık olan tarafı yani ülke çıkarlarını,doğruyu ve insaflı olanı seçersiniz.
Ülkenin çıkarlarından yana olan tavırları alkışlar ve desteklersiniz.
Yavrusunu emzirmeye çalışan tavuklar gibi insaflı rolü yapmayın.İnsan kabiliyeti olmayan şey için rol yapmamalı. Gerçekten yakışmıyor...
