MERYEM GAYBERİ

MERYEM GAYBERİ

26 Haziran 2018, Salı

Zaferlerin adamı; Erdoğan

Pazar günkü 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçim sonuçları, hiçbir tartışmaya mahal vermeyecek şekilde, net bir Erdoğan zaferidir. Seçimlere katılımın yüzde doksan civarında olması ve seçmenin neredeyse yüzde 98'inin Meclis'te temsil ediliyor olması, Türkiye'nin demokrasi liginde Avrupalı birçok ülkeyi geride bıraktığının kanıtıdır. Bu vesileyle bize demokrasi bayramı yaşatan tüm partileri ve adayları kutluyorum.

***

Türkiye'yi hızlandıracak, bürokratik hantallığı bitirecek yeni Başkanlık sisteminin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'yi bir üst lige çıkaracağına inanıyorum.

2014'teki Cumhurbaşkanlığı seçiminde 21 milyon oy alan Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün ise çıtayı devasa bir yere çekerek 27 milyon insanın oyunu aldı. 12. kez girdiği seçimden zaferle çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın arkasında, ülkemizdeki 4 milyon muhacirin ve "Dünya 5'ten büyüktür" sözleriyle umutlanan milyonlarca mazlumun duasının olduğunu da unutmayalım.

Erdoğan, yıllardır seçimlere girmesine, iktidar yıpranmasına, 24 saatlik çalışma performansına rağmen, her seçimde kurduğu stratejiyi seçim akşamı başarıyla sonuçlandıran siyasi bir deha. Bu seçimde de "Erdoğan'ın MHP ile ittifakı yanlış oldu", "SP ve İP gümbür gümbür geliyor", "İnce bu işi götürecek" diyenler bir kez daha yanıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Başkanlık seçimine Cumhur İttifakı stratejisiyle girmesinin hem seçimde başarı getirdiği hem de ileride Meclis'teki işleyiş açısından rasyonel olduğu görüldü.

***

Gelelim muhalefet cephesine. Başta CHP olmak üzere muhalefetin her seçim öncesi "Bu kez silkeleyeceğiz", "Erdoğan'ın son seçimi olacak", "Hazırlanın son günleriniz", "Kaçmayın, yargılayacağız" türü tehditlerine yine şahit olduk. Seçime kadar kendi yalanlarıyla kendini kandırıp seçim akşamı da hayal kırıklığı yaşayınca 'Trafoya kedi girdi', 'oylar çalındı' diye sokak çağrıları yapılması da bir muhalefet klasiğidir. Pensilvanya'daki kaçak tüm FETÖ'cüler de seçim akşamına kadar sürekli CHP, HDP ve İP'lilere seçim akşamı için kaos çağrısı yaptı.

MUHARREM İNCE BIRAKIR MI?

Burada CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce'ye bir parantez açmak gerekiyor. CHP yönetiminin tabanını, sokaklara, YSK'ya ve ilçe seçim kurulları önüne çağırmasına karşın İnce, sağduyulu açıklamalarıyla kriz tellallarına prim vermedi.

Dünkü basın toplantısında da yabancı bir gazetecinin bunu sorması üzerine İnce, Erdoğan'ın sözlerini haklı bulduğunu, katılım oranıyla Türkiye'nin demokrasi dersi verdiğini ve arada 10 milyon oy fark olduğunu belirterek,"Yenilmişseniz yenilmişsinizdir. 'Bunu kabul etmiyorum, sokaklara çıkalım' demek demokrasi değil ki. Açık ara bir durum var, bu demokrasiye saygısızlıktır. Galip geldiğinde kutlayamıyorsan yarışa girmeyeceksin" dedi.

Bu sözler yıllardır CHP yönetiminden ve Kılıçdaroğlu'ndan duymaya alışık olmadığımız sözler. 40 yıl sonra CHP'yi yeniden yüzde 30 bandının üstüne çıkaran İnce'nin CHP'nin başına geçmesi hem tabanın isteği hem de mantığın gereğidir. İnce'nin dünkü açıklamaları de genel başkanlıktan vaz geçmeyeceğinin göstergesiydi.

Ancaaak..

Sınır ötesinden CHP'yi dizayn edip Baykal'ı gönderen güçlerin, Kılıçdaroğlu yerine İnce'yi CHP'nin başında görmek istediğini hiç sanmıyorum. Dolayısıyla İnce öncelikle tüm enerjisini CHP'deki 'milli olmayan' unsurları tasfiyeye harcamalı…

SON DAKİKA