Yazar İhsan Eliaçık'a Kayseri Kitap Fuarı'nda yapılanlar asla ama asla kabul edilemez..
Bunun ne tevili vardır ne de izahı..
Bu apaçık bir saldırıdır ve 'ama'sız kınanmayı gerektirir.
Evvelâ İhsan Eliaçık'a geçmiş olsun diyelim..
Umarım bu, fikre dönük fiziksel saldırı alışkanlığının sonu gelir..
Umarım tartışarak, farklı görüşleri sağlam argümanlarla savunarak derdimizi halledebileceğimiz günleri görürüz..
Bu işin bir tarafı..
Diğer tarafında ise başka bir manzara görüyoruz..
Sevilay Yılman Habertürk'teki yazısında demiş ki; 'Bir Sivas son anda önlendi'..
Bu,'1993' koşullarını hatta özelde 'Sivas'ı doğru okumamak demektir..
Değilse fırsat bu fırsat diyerek ortalığı karıştırmaktan başka bir amaca hizmet etmiyor..
Değerli dostlar Sivas, apaçık bir servis operasyonuydu.
Bu memlekette iç savaş isteyenlerin kışkırttığı açık alanlardan biriydi..
Bu vakte kadar bu coğrafyada çok isyanlar yaşandı.. Otoriteye çok meydan okumalar yapıldı.. Devletin çok acımasızca, insafsızca cevabı oldu bu isyanlara.. Başkaldırmalara..
Ama bu topraklarda, kardeş kardeşe düşmedi hiç bir vakit..
Çok özel bir kaç örnek dışında kardeş kavgası olmadı bu memlekette..
Kürt diye camı taşlanan bakkal, Alevi diye selamın sabahın kesildiği kahvecimiz yok bizim..
'Var' diye yapılan tezvirat , olması murad edilen durumu anlatır..
Ramazan'da simit yiyen çocuğun dövülmesinden tutun da Aleviler için sistematik olarak yükseltilen yalan-dolan hikayeler hep gizli-görünmez bir elin, başka masalarda yazılmış senaryoyu oynatmasından ibarettir.. Bu servis operasyonlarına inanan olmadı mı?.. Olmaz mı, elbette oldu.. Sivas'tan başladık, örneği de oradan verelim..
Bir kesim Aziz Nesin'in Sivas'a gitmesini provokatörlük olarak nitelerken, bir kesim de islamcıların bu insanları yakmak için fırsat kolladığını yazmadı mı?..
Kayseri'deki tablo çok açık bir saldırıydı ve öyle anlaşılıyor ki, hiç bir servisle de bağı yoktu..
Kim yaptıysa tertiplediyse o saldırıyı, cezasını çeksin..
Eli kalem tutan kişiler de bir zahmet, sağduyuyu telkin etsin..
Son not.. Kayseri Kitap Fuarını tertipleyen kadroyu hedef alan eleştirilere katılmıyorum..
Orada, verilebilecek en doğru karar, İhsan Eliaçık'ın güvenli bir yere nakledilmesiydi.. O oldu.. Başka bir şey aramamak lazım bu tasarrufta.. Tekrar geçmiş olsun..