AK Parti'de bazı belediye başkanlarınını istifasının istenmesiyle birlikte yeni bir tartışma başladı..Farklı farklı açılardan çok boyutlu olarak tartışılıyor tablo.. Bu tartışmaya neden olan ise istifası istenen bazı isimlerin buna itiraz ediyor olması.. Oysa AK Parti siyasetini yakından takip edenler için bu tablo çok da sürpriz olmamalıydı..
**
Bakın hiç bir belediye başkanının seçmenleri nezdinde zor durumda kalması düşünülemez kuşkusuz. Ama n'olur sokağa çıkın bakın.. Bir bakın.. Bu memlekette AK Partili bir belediye ne yaparsa yapsın, faturası kime kesiliyor?.. Sabah işe giderken tıka basa dolu metrobüse binemeyenler, İETT Ulaşım dairesini eleştirmiyor herhalde.. Ayağına diken batan Erdoğan'a yöneltiyor eleştiri oklarını.. Su faturası kuyruğunda biraz uzun bekleyen, hastanede doktorun kötü davrandığı herkes.. Atanamayan öğretmenden, ömrü boyunca nafaka ödemek zorunda kalan eski kocaya kadar.. Bu vatandaşlar başlarına gelen her olumsuzluğun faturasını, önüne arkasına bakmadan Erdoğan'a kesiyor.. Ve öyle anlaşılıyor ki, bazıları bu durumdan hayli memnun.. Ne yaparlarsa yapsınlar, arkalarını toplayan bir Recep Tayyip Erdoğan var çünkü.. Haddi olmayan konularda ahkâm kesen bir bürokratın saçmalamalarını da Erdoğan göğüslüyor yeri gelince.. Hatalı uygulamalarla vatandaşı mağdur eden bir yerel yöneticinin yanlış kararlarını da izah etmek yine Erdoğan'a düşüyor..
**
İçinden devrim devşirilmeye çalışılan 2013 Gezi hareketinde Türkiye'nin dört bir yanından insanlar Erdoğan'ı hedefe koydular.. Evet sonrasında şartlar başka bir tarafa doğru evrildi.. İşler değişti.. Ama Allah aşkına söyleyin bana, Sırrı Süreyya Önder kepçeye çıktığındaki süreç gelsin gözünüzün önüne.. Bu ülkenin lideri olarak bütün saldırıları o göğüsledi ama Gezi projesinde yapılan hataların (iletişim hatası başta olmak üzere) hangi aşamasında Erdoğan'ın suçu vardı?.. Herkes elini yıkayıp çıktı.. Bülent Arınç, 'Başbakan' adına mütareke bildirisi aldı Başbakanlık'ta.. Abdullah Gül mesajı aldık dedi..Valisi, Belediye Başkanı herkes çekildi kenara, öfkeli kalabalığın önüne Erdoğan dikildi tek başına.. Hepsinde öyle oldu. Kim ne yaparsa yapsın, sonunda 'Erdoğan nasıl olsa halleder' rahatlığı vardı insanlarda..
**
Muhalefet tam kadro, Erdoğan'ın, örgütle mücadelesinde 'kandırıldık, aldatıldık' türü mesajlarını eleştiriyor biliyorsunuz.. İyi de bir kişi de Allah rızası için çıkıp; 'Erdoğan'ı ben yanılttım, bunun siyasi bedelini ödemek üzere istifa ediyorum' neden demiyor?.. Ya hu bu FETÖ'nün, örgüt değil de siyasal ve sosyolojik bir cemaat olduğuna, ilişki kurulabilir bir partner olduğuna mesela, Erdoğan'ı kim inandırdı?..Çözüm süreci boyunca PKK'nın silah bırakacağına kim inandırdı Erdoğan'ı?.. 2011 sonrası iç savaş sürecinde Suriye'de politikamızın bu olması gerektiğine kim inandırdı?.. Herşeyi yükleyin Erdoğan'a.. Sonra Erdoğan 'istifa et' deyince, 'intifada' başlatın.. Oldu canım.. Millet görmüyor sanki neyin ne olduğunu?..