Türk Turing ve Otomobil Kurumu, Matrakçı Nasuh Sergisi'nin destekçilerinden biri olduğu için, geçen hafta bizim gazetede yapılan toplantıya Genel Müdür Bülent Katkak da katılmıştı.
Katkak, Turing'in diğer faaliyetlerini de anlatırken "10 bin Moto-kuryeye Eğitim" projesinden de söz etti.
Kuryelere güvenli sürüş öğretiliyormuş...
Fikir güzel. Ancak bir itirazım var. Kuryeleri kullanan şirketler ve kişiler, sürücülere akıldışı zaman sınırlaması getirdiği sürece, verilen eğitim hiçbir işe yaramayacaktır.
Bir örnek... Tanınmış bir pizza şirketi, "Yarım saatte kapınızda" diye reklam yapıyor.
Siparişi alacak... Fırında pişirecek... Paketleyip, kuryeye verecek... Kurye caddeleri sokakları aşarak apartmana gelecek... Yukarı çıkıp kapıyı çalacak... Ve bütün bunlar 30 dakikada olacak.
Hepimizi biliyoruz: Trafik kurallarına uyduğu sürece, bir kuryenin, o pizzayı bazı adreslere bu kadar kısa sürede götürmesi asla mümkün değil.
Kırmızı ışıkta geçecek... Ters sokağa girecek... Sürat yapacak...
Ve hepsinden önemlisi de motoru kaldırımda sürecek...
Sadece lokantalar değil, paket- mektup taşıyan kurye şirketleri de hızla ilgili garantiler veriyor. Sonuç: Adamlar kaldırımda bile motoru yayaların üstüne sürüyor, orada bulunmaları zaten yasakken, bir de çekilsinler diye klakson çalıyor.
Turing'in iyi niyetinden zerre kadar kuşkum yok.
Ancak önce kurye servisi veren şirketlerin bilinçlendirilmesi gerekir. Onlar kuryeleri zorladığı sürece, çoğu vasıfsız işçi olan kuryeler de kuralları çiğneyecektir.
İki kere iki dört!