Kim Milyoner Olmak İster, en sevdiğim yarışma programı. Hastalanan Kenan Işık'ın yerine gelen Selçuk Yöntem de gayet başarılı.
Ancak bazı küçük değişiklikler yapmak gerekiyor. Telefonla joker hakkı acilen iptal edilmeli. İnternet çağında böyle bir joker olmamalı.
Mesela geçen günkü olay... Yarışmacı 'Mürdüm Ağacı' kitabının yazarını bilmiyor. Telefonla arkadaşını arayıp soruyu söylüyor.
Soruyu okumayı bitirir bitirmez, şıkları da sayması gerekirken, duruyor. Soruyu kısaca tekrarlıyor. Daha sonra da şıkları sayıyor.
Telefondaki "bilgili" arkadaş doğru cevabı (Oscar Wilde) şıp diye veriyor.
Bu bariz hile üzerine Selçuk Yöntem alaycı biçimde gülmeye başladı. Sorunun Google'landığını anladığını belli etti. Ancak neticede 15 bin liralık soru geçilmiş oldu. Söz konusu 250 bin liralık soru olsaydı; herhalde olay çıkardı.
Genellikle internetin olumlu yönünü konuşuyoruz. Halbuki internet kâbusunuz da olabilir.
Bu konuda izlediğim en güzel reklam Brüksel'de geçiyordu... Meydana çadır kurulmuş. İçinde de müthiş zihin okuyucu Dave bekliyor.
Dave geleni kucaklıyor. Elini tutuyor. Hoplayıp zıplayarak şaman hareketleri yapıyor. Konsantre oluyor. Ve konuşuyor:
Birine en iyi arkadaşının adını söylüyor... Bir kıza belindeki kelebek dövmesinden bahsediyor.
Zihin okuma seansı giderek acayipleşiyor: "Geçen ay iki yüz euro'luk içki almışsınız." Bir başkasının kredi kartı numarasını söylüyor.
Ağızların bir karış açıldığı anda, çadırın yanındaki kapalı alanın perdesi aniden iniveriyor. Diğer tarafın internet bağlantılı cihazlarla dolu olduğunu görüyoruz. Başlarında da hırsız maskeli uzmanlar çalışmakta.
Önce yüz tanıma programıyla isim saptanıyor... Ardından kişinin internetteki bilgileri bulunuyor... İş kredi kartı verilerine kadar uzanıyor.
Madem böyle bir çağda yaşıyoruz; her şeyimizi ona göre düzenlemek gerekiyor.