YouTube'ta gezinirken Afrika'dan bir müzik videosuna rast geldim:
Eskilerin Arap Bacı dediği tipte...
Ellili yaşlarda, tombul bir zenci kadın...
Kumların üstünde, evlerin arasında yürüyor.
Oynayan çocukları, oturan develeri, bebelerini seven anneleri görüyoruz...
Gitarlı, davullu, tıngır mıngır bir girişten sonra, şarkı (Desert Blues) başlıyor: O da ne? Sanki 20 yaşında bir kız söylemekte:
Adeta şakıyor!
Khaira Arby bacıya Timbuktu'nun Divası ve Kuzey Mali'nin Bülbülü denmesi boşuna değil.
Mali müziğinin uzaylısı sayılmam: Boubacar Traore'nin, Rokia Traore'nin albümlerine sahibim. Ayrıca Putamayo serisinden 'Mali' var. Tabii bir de World Music... Mesela, Afrika müziklerine hayran işadamı Cem Boyner'in derlediği 'Uzaktaki Yakın'.
Daha iyi tanımak için Arby'nin peşine düşünce acayip bir şeyle karşılaştım:
Tuaregler... "Şarkı söylersen dilini keseriz" demiş. Arby de Timbuktu kentinden kaçıp ülkenin güneyine sığınmış.
Kaynak meselesi
Biliyorsunuz Mali'de savaş var.
Ülkenin kuzey bölgelerinde yaşayan Müslüman etnik grup Tuaregler sisteme baş kaldırdı. Berberiler ve Libya üzerinden gelen El Kaide bağlantılı, Selefi zihniyetli Arap militanlarla işbirliği yaparak Azawad isimli bağımsız bir devlet kurduklarını ilan ettiler.
Bunun üzerine Fransa, Tuareg hareketini bastırmak amacıyla, 1960'ta bağımsızlığını kazanan eski sömürgesine paldır küldür müdahale etti. ABD, İngiltere, Kanada, İtalya ve hatta Rusya; Fransa'yı destekliyor. Çin ise kızgın...
Fransa elbette babasının hayrına yapmadı bu müdahaleyi. Doğal kaynakları zengin olan Mali ve çevresini emniyete almaya çalışıyor ki ticaret aksamasın.
Bunun adı sömürgecilik mi? Bence başka bir kavram kullanılmalı. Çünkü meselenin iki önemli boyutu var:
1) Batı, "Parası neyse veririz, yeter ki ekonomilerimizi besleyen kaynak kesilmesin" diyor. (Aynı Irak'taki gibi...)
2) Ama tabii bu tür işgaller, müdahale edenin rakiplerini zora sokuyor. (Bu bağlamda, Çin'i...)
Unutmadan: Tuareg hareketinin orijinal olduğunu sanmayın... Kim bilir onun da arkasında hangi güçler var?
Asabiyet Şeytanları
Tuareglerin İslam anlayışı, kör testere ekolünden. Ele geçirdikleri bölgelerde müziği yasaklıyorlar. Şarkı söylemek, müzik aleti çalmak bitmiştir! Yoksa? "Yoksa elini, dilini keseriz!"
Dahası var: "Bütün kadınlar, kızlar kapanacak. Erkeklerin Batı tipi pantolonlar giymesi yasak."
Müslümanların çoğunlukta olduğu birçok Afrika ülkesinin Fransa'ya destek vermesine, bizim İslamcılar çok şaşırdı. "İslam âlemi bölündü; olacak iş mi" deyip durdular.
Halbuki olay basit: İnançla değil, devletlerin çıkarlarıyla ilgili bir konu bu.
Kalkışmanın kendilerine de sıçramasından korkuyorlar. Çünkü oralarda da Touregler var.
Meseleye hümanist açıdan bakınca...
İyi ki bölünmüşler! Başbakan'dan aldığım ilhamla ifade edeyim:
Ne yani, şarkı söyleyenin dilini kesen, insaniyetten ve de medeniyetten nasibini alamamış Asabiyet Şeytanları'nı mı destekleselerdi?