Plan çizilirken, binanın uygun yerine bir mescit yaparsın; olur biter. Bina tamamlandığında isteyen kullanır, istemeyen kullanmaz.
Benim tuhafıma giden, operaya mescit yapılması değil, bunun adeta davul zurnayla ilan edilmesi. Daha opera binası yapılmadan, mescitten söz ediliyorsa, garip bulurum. (İnsan ister istemez, birilerinin, "Lafı ortaya atalım... Kemalistler itiraz etsin... Biz de onları suçlayarak, saflarımızı sıklaştıralım" hesabını yaptığını düşünüyor.) 2009 Yerel Seçimleri öncesinde Kadir Topbaş, Harem civarına görkemli bir konser salonu inşa edeceklerini söyledi. Seçimden sonra binanın adı bile geçmedi. Geçenlerde Haliç Kongre Merkezi'nde İKSV'nin düzenlediği 40. İstanbul Müzik Festivali Açılış Konseri'ne gittim. Ne davetliler arasında türbanlı bir kadın gördüm, ne de biletliler arasında...
Bence asıl mesele operaya mescit yapmak değil, muhafazakâr kitleyi, kanaat önderlerinin uzun yıllar tu kaka dediği Batı kültürüne yaklaştırabilmek.