Her ideolojinin kurbanları vardır. CHP İzmir milletvekili Canan Arıtman da Kemalizm'in kurbanı...
(Bu satırları okuduğunda, "Keşke yaşasa da kurban olsam Atama" filan diyecektir.
Bence bir sakıncası yok!)
80 yıllık Kemalist eğitimin etkisiyle Arıtman'ın zihninde "Arap kadını" diye bir "kategori" oluşmuş.
Bu kadın, Arap erkeğinin dört eşinden biri olarak hayatını sürdürüyor. Eğitim seviyesi fevkalade düşük. Müslüman olan bu kadın, çarşaf giymeden sokağa çıkmıyor. Ehliyet alamıyor, oy kullanamıyor. Mirastan düşük pay alıyor.
Canan Hanım, "Biz bu kadına öykünemeyiz" diyor.
İki ciddi sorun var bu heyheylenmede:
1) Hiç kimse Arıtman'dan diğer kadınlara öykünmesini istemedi.
Peki, bu öykünme lafı nereden çıktı? Çok açık: Kemalizm denilen otoriter ideoloji, kadınlardan hayali bir "Avrupalı kadına" öykünmesini istiyor.
Ortada fol yok, yumurta yokken, "Ben Arap kadınına öykünmem" diye yaygara koparmanın altında bu yatıyor.
2) Daha önemlisi: Ortak özelliklere sahip bir "Arap kadını" yok ki şu dünyada! Hepsinin yaşam biçimi farklı...
Ancak Kemalizm tarafından akılları tıraşlanmış bu insanlar farkları görmüyor...
(Daha da beteri görmek istemiyorlar.)