Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

AKP'li bir genç Kemalist de olabilir mi?

Bahçeşehir Üniversitesi'nden Dr. Selçuk Şirin, 18 ile 25 yaş arasındaki gençlerle ilgili bir kimlik araştırması yapmış. Sorulardan biri şöyle:
'Kendinizi aşağıdaki siyasi gruplardan hangisine daha yakın görüyorsunuz?' (Birden fazla şık işaretlenebilir.)
a) Kemalist/Atatürkçü, b) İslami kesim, c) Muhafazakâr, d) Milliyetçi, e) Ulusalcı, f) Ülkücü, g) Sol (sosyal demokrat), h) Sosyalist- komünist.
Siyasi parti olarak CHP'yi destekleyen gençlerden yüzde 14.4'ü 'b' şıkkını da işaretleyerek, kendisini 'İslami kesime' yakın bulduğunu belirtmiş!
AKP'yi destekleyen gençlerin durumu ise daha da ilginç: 10 gençten 4'ü kendini 'Kemalist/Atatürkçü' olarak da tanımlamış!
Olacak iş mi?

***

Bu garip durumun bir açıklaması olmalı: CHP'liler arasında İslamcılar, AKP'liler arasında Kemalistler ne arıyor?
Hemen cevabını vereyim:
Yok aslında böyle bir şey!
Yani birkaç eksantrik eleman haricinde, ne CHP'liler arasında İslamcılar var, ne de AKP'liler arasında Kemalistler...
Sadece araştırma tekniğinin yarattığı bir yanılsama ile karşı karşıyayız.
Gölge oyunu gibi bir şey: Adeta bir Karagöz ile Hacivat diyalogu.
Hani hep söylenir ya: Hacivat, 'aydın' tabakasını; Karagöz ise 'halkı' temsil eder.
Dolayısıyla ikilinin diyalogları yanlış anlamalarla doludur. Skeçlerde bir mesaj asla gönderenin amaçladığı şekilde algılanmaz. Özellikle de Hacivat'ın Karagöz'e söyledikleri...
***

İşte bu uyuşmazlık, toplumsal araştırmalarda sürekli karşımıza çıkıyor.
Bizim araştırmacılar Karagöz/Hacivat türü çalışmalar yapmaktan usanmıyorlar.
Araştırmacı, kendisinin Hacivat rolüne soyunduğunu, soruları yönelttiği halkın (bu kez: 'gençler') ise Karagöz'ü oynadığını bir türlü göremiyor!
***

Mesele şurada:
Araştırmacı soruda kullandığı terimlerin, halk tarafından aynen kendisi gibi algılandığını varsayıyor.
Örneğin araştırmacı 'liberal' dediğinde, karşısındakinin de bu kelimeyi sözlük anlamıyla algıladığını sanıyor.
Halbuki gerçek bu değil.
Hatırlayın; burada değinmiştik: Radikal'den gazeteciler sokaktaki vatandaşa, "Sizce kim sağcı, kim solcu, kim faşist, kim demokrat, kim liberal" diye sormuşlardı.
Verilen cevaplar arasında, 'Doğu Perinçek liberaldir' de vardı! (Sabah, 31 Mayıs)
Düşünebiliyor musunuz; adam hayatı boyunca liberal fikirlerle mücadele etmiş ama tekstil işçisi kadın onu liberal olarak niteliyor.
Güler misin, ağlar mısın?
***

Ne güleceğiz, ne ağlayacağız.
Sadece halkın kullandığı sözcüklerin, akademisyen sözlüğünde farklı olduğunu bileceğiz.
Üstelik bilmekle kalmayacağız, araştırmalarda halkın dilini esas alacağız. Yani önce o dilin nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalışacağız.
Bunu yapmazsak karşımıza işte böyle ucube sonuçlar çıkar:
Sanırsın ki her 10 AKP'li gençten 4'ünün içinden, mahkeme günleri Silivri'ye koşup Ergenekon tutuklusu Tuncay Özkan için "Tuncay çıkacak, başbakan olacak" diye bağırmak geçmekte!
Oldu olacak Atatürkçü Düşünce Derneği'ne de üye olsunlar bari.
Halbuki bu gençlerin o şıkkı da işaretlemelerinin sebebi, Kurtuluş Savaşı'nın lideri olarak Atatürk'ü sevdiklerini söylemeye çalışmaktan ibaret.
Ya da ne olur, ne olmaz diye, sadece 'resmi görüşlerini' dile getiriyorlar!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA