Geçen nisan ayında, ' Tekbir Giyim'in ortakları Cafer ve Mustafa Karaduman şöyle bir demeç vermişti: " 2002'den bugüne yüzde 150 büyüdük. Şube sayımız 23 . Bunda Emine Erdoğan ve bakan eşlerinin katkısı büyük. Bunu inkâr etmemek lazım. Eğer AKP 5 yıl daha iktidarda kalırsa sanırım Türkiye'nin her yerinde mağaza açarız."
Bunun üzerine Hıncal Uluç, ' Tesettür Giyim' başlıklı yazısında şöyle dedi:
"Kısa zamanda defileler yapacak kadar işi ilerleten Tesettür Giyim ('Tekbir Giyim' olmalı, EA ) firmasının patronu 'AKP 5 yıl daha iktidarda kalsın, bütün Türkiye'de şube açarız' demiş. Yeni Başyazarımız Mehmet Barlas kardeşim, bu açıklamayı yorumlarlar mı acaba? Ben lafa karışırsam gene pek ' Laikçi' bir analiz olur da!" ( Sabah, 11 Nisan 2006 )
Ne yalan söyleyeyim, ben de Hıncal Abi gibi o demecin kurbanı olabilir ve türbanlı-tesettürlü kadın sayısında ciddi bir artış olduğunu, bunun da nedeninin AKP iktidarı olduğunu düşünebilirdim.
Halbuki rakamlar tersini söylüyor.
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı'nın ( TESEV ), Sabancı Üniversitesi hocalarından Ali Çarkoğlu'na yaptırdığı araştırmaya göre 1999'dan 2006'ya türbanlı kadın oranı yüzde 13'ten yüzde 11'e düşmüş. Sokağa çıkarken başını örten kadınların oranı yüzde 73'ten yüzde 63'e gerilemiş. Çarşaflı kadınlar da yüzde 3.5'ten, yüzde 1 küsura inmiş.
Yani Tekbir Giyim'in sahipleri aslında hayal görüyor. Yüzde 150 büyümelerinin nedeni, türbanlıların artması değil, firma olarak başarılı olmaları.
Mehmet Barlas'ın yorumu ne olur? Bilemem. Ama bu verilerin, 'laikçi analizleri' kontrpiyede bıraktığı aşikâr.