Savaş Ay'ın dünkü haberini okuyunca inanın beynimden vurulmuşa döndüm. Kaçıranlar için özetleyeyim:
İstanbul'daki bir liseye kayıtlı 11'inci sınıf öğrencisi C.A ., boş derste Edip Cansever ve Özdemir Asaf'ın şiirlerini okuyor. Bu sırada içeriye nöbetçi kadın öğretmen F.A. giriyor. Ne okuduğuna baktıktan sonra hakaretler yağdırıp genç kızı sınıftan atıyor.
Bitmiyor, okul müdürüne şikâyet ediyor. C.A.'nın çantası aranıyor ve ' suç delili' (!) olarak Altan Öymen'in anıları (' Bir Dönem, Bir Çocuk') ve Füruzan'ın ' Balkan Yolcusu' adlı kitabı bulunuyor. Öğretmen F.A. tacize daha sonra da devam ediyor. Mesela iyi sınav kağıdına kırık not veriyor; diğer öğrencilere, " Onunla konuşmayın, soruşturma açılacak, belki hapse girecek " diyor.
F.A.'nın babası durumu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bildiriyor. Müfettişler " Hani sınav kağıdı " deyince öğretmen kaybolduğunu söylüyor. Ardından kızcağızı dövdürüyor. C.A. Adli Tıp'tan ' Bir hafta iş göremez' raporu alıyor.
CHP İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek, bu konuda dün Meclis'e soru önergesi verdi. Sorularını Başbakan Erdoğan'ın cevaplamasını istiyor.
***
Rezaletin peşini bırakmayın.
Biz Edip Canseverlerle, Özdemir Asaflarla büyüdük. Duygusal eğitimimizde onların büyük rolü vardır.
İkisi de ' politik şair' değildi. Olsalar ne fark eder? Bugün ' komünist' Nâzım Hikmet'in ' Memleketimden İnsan Manzaraları' adlı anıtsal yapıtı Milli Eğitim Bakanlığı'nın belirlediği ' 100 Temel Eser' arasında yer alarak öğrencilere tavsiye edilmiyor mu? C.A.'ya bu cefayı çektiren öğretmen ve ona eşlik eden okul müdürü inşallah mümkün olan en ağır şekilde cezalandırılır!