Dün Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk ile sohbet ettik. Karşılaşır karşılaşmaz sordum: "Başkan, sahil şeridinin hali ne olacak?"
Hangi şerit? Elbette Dalyan'dan başlayıp Bostancı'ya doğru uzanan bölüm.
Güneş biraz yüzünü gösterdiği zaman burası insanlarla doluyor. Koşanlar, yürüyenler, denizi seyredenler, balık tutanlar, çocuğuyla oynayanlar, köpeğini gezdirenler, bisiklete binenler, seyyar satıcılar... Sahil şeridi gerçekten harika, cıvıl cıvıl bir yer. Ancak ciddi bir sorun var burada: Pis! Pasaklı! Zevksiz! Kırık! Dökük!
Çimler ezik. Bankların tahtaları çatlak ya da kırık. Çiçek yok. Yollar bakımsız.
Gençler geceleri bira filan içiyor, sonra aşka gelip şişeleri parçalıyor. Bazı ayyaşlar mangal yapıyor, çevreyi kirletiyor.
Özetle sahil şeridinin sürekli bakım ve onarıma ihtiyacı var. Ama ne yazık ki bu ilgi gösterilmiyor.
Selami Öztürk bu soruma şöyle cevap verdi: "Orası bizim sorumluluk alanımız değil. Büyükşehir Belediyesi ilgileniyor. Ancak halk bizden biliyor. Hep bana başvuruyorlar. Ben de Belediye Başkanı Kadir Topbaş'a durumu aktardım. 'Sorumluluğu bize verin, şeridin bakım ve onarımını biz yapalım' dedim. Şimdi cevap bekliyorum."
Belediyeler arasındaki ilişkileri bilmiyorum ama bence sahil şeridinin bakım ve onarımının Kadıköy Belediyesi'ne verilmesi yerinde olabilir. Selamiçeşme Özgürlük Parkı'nda gayet iyi bir performans gösteren Kadıköy Belediyesi sahil şeridini çağdaş, sağlıklı, düzgün, temiz bir alana dönüştürebilir.