Malatya'da hakem VAR kararları ve diğer yönleriyle de çok ilginç ilk 45 dakika izledik. Santrforsuz Fenerbahçe'nin bu maça orta saha ağırlıklı bir takım tertibiyle çıkacağı belliydi. Gökhan Töre, Jahovic, Bifouma üç forvet ve her zaman sağ önde oynadığında önemli katkılar sağlayan ama defansif yetersizliği ve devamlılığı olmayan Guilherme'yi orta sahada görevlendirdi. Bu kadro Fenerbahçe için önemli bir avantajdı. Ama ilk yarıda tam tersi oldu. Fenerbahçe ortada kontrolü elinde tuttuğu halde Moses ile bir pozisyon dışında üretkenlik sağlayamazken kalesinde de sayısız tehlikeler yaşadı. İkinci yarıda Malatyaspor ilk yarının aksine taktik değiştirip ofansif ağırlıklı oynamaya çalıştı. Bu da aslında F.Bahçe için avantajdı. Ama bazı pozisyonlar yakalansa da golle değerlendiremediler. Ve çok önemli 2 puan daha kaybedildi. Ersun Yanal Rodrigues'i oyuna geç aldı. Moses fiziki yetersizlikten katkı sağlayamıyor. Neredeee o Premier Lig'deki driplingleri… İlk yarıdaki çok net fırsatı da değerlendirmedi. Alper çok uzun maç eksikliklerinden sonra sırıtmadı. Bu maç bir gerçeği bir kere daha ortaya koydu. Emre Belözoğlu önde oynadığında takıma fayda sağlayamıyor. Ersun Yanal'a bir önemli soru var: "Bana bir tane takım göstersin ki, zorlu bir rakiple deplasmanda oynuyor. Skorda denge var. İlk 20 dakika 40 metre genişlikte çizgi halinde yakalanıp nasıl iki net pozisyon veriyor?"
Mete Kalkavan'ın kaleciye faul gerekçesiyle goldeki kararı yanlış. Penaltıda VAR komedisi yaşandı. Hakem çalıp verseydi 'ağır karar' derdim. Ama böyle bir pozisyona VAR'ın müdahalesi çok skandal bir hatadır. Penaltıda da kalecinin önde olmasından dolayı tekrar edilmesi gerekiyordu.